Kişisel blog yazıları serisinde yeni bir yazı için daha bilgisayarda yazmaya başladık. Evet, dün akşam yazmıştım. Yeni bir kitaba başlayacağım diye. Mustafa Kutlu’nun, Kapıları Açmak kitabını okumaya başladım. 15-20 sayfa okudum. Şimdilik beğendim. Bir kız arkadaş, mavi yumurtadan bahsetti. Kendisi hastanede yatarken, diğer yatakta yatan hasta teyzemiz, şifa olsun diyerekten evden mavi yumurta getirtmiş bizim kız arkadaşa. Daha proteinli falanmış. “Çabuk bunun reklamını yapalım Türkiye çapında. Böyle değişik şeyler ilgi çeker. Paraya para demeyiz” dedim. İşin şakası bir yana. Biri bu dediğimi yapar ve tutarsa var ya. Resmen yırtar. Siz daha önce mavi yumurta gördünüz mü? Ben görmedim. Gördüysem bile Şirinler’de görmüşümdür. Onu da ben hatırlamıyorum. Star’da, Çok Güzel Hareketler Bunlar 2’den bir tane skeç izledik. Sonra Atv’ye Kim Milyoner Olmak İster’e geçtik. Perşembe akşamları takip ettiğimiz bir dizimiz yok. Ülkedeki enflasyonla beraber herkes bir şeyler söylüyor. Kimisi ona yatırım yapın diyor, kimisi buna yatırım yapın diyor. Kimisi de her ay bir çeyrek altın alıp kenara koyun diyor. Hangisine inanacağımızı şaşırdık. Siz bir yatırım yapıyor musunuz? Yapıyorsanız neye yatırım yapıyorsunuz? Göbeklitepe’de bulunan heykeller bizi şaşırtmaya devam ediyor. Şimdi de ağzı dikilmiş ve gözleri ise kabuklarla doldurulmuş bir heykel bulunmuş. Yüzü bir ölüye benzediği için heykele, ölüm yüzlü heykel deniyormuş. Ölüm ritüelleri için kullanıldığı düşünülüyormuş. Bunun üzerine daha detaylı videolar izlemek istiyorum. Ama daha YouTube’da denk gelmedim. Çok ilginç değil mi ya? O zaman bu akşamlık da bu kadar yeter diyelim. Kişisel blog yazıları serisinin yeni bir yazısında görüşmek üzere.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder