klasik müzik dinlemek etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
klasik müzik dinlemek etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

Klasik müzik dinlemeyi özlemişim...


     Daha önce bilgisayardan İnstagram kullanmıştım. Ama hiç bilgisayar üzerinden hikayelere bakmamıştım. Şu an ilk defa bilgisayar üzerinden İnstagram hikayelerine bakıyorum. Tam sayfa hikayeler biraz garibime gitti tabi.

     Whatsapp gruplarında en son hep ben kalıyorum. Bu korona günlerinde devamlı Whatsapp grupları kuruluyor. Günlük tabi. İşimiz bitince millet sanki aslandan kaçar gibi hemen ayrılıyorlar gruplardan. Bakıyorum ki herkes gitmiş ve sadece ben kalmışım.

     Bilim Kurulu üyelerinden bir tanesi, “Koronavirüs ile geçinmeye alışacağız. Virüs var diye de yıllarca evde oturamayız” demiş. Her zaman, bu açıklamayı yapan Bilim Kurulu üyesi doktor da dahil olmak üzere hepsi devamlı temkinli olmayı öğütlerdi. Şimdi bu açıklama bana çok marjinal gibi geldi.

     Kişisel gelişimcilerin söyledikleri şeylerden biri de, bir müzik aletini çalabilmek. Bundan yıllar önce bir gitar almıştım. Lise arkadaşım Suat bana çalmasını öğretiyordu. Sonra askere gitti. Öylece kaldı. Bir daha da elime almadım. Şu an imkanım olsa hangisini çalmak isterdim? Bu sefer tercihim gitar olmazdı. Belki piyano belki de keman.

     Blog arkadaşlarımdan birine, “Beni ilk tanımaya başladığın zamanlarda sende nasıl bir izlenim bırakmıştım?” diye sordum. Beklemediğim bir cevap aldım. Dışarıdan, kimseyle işi olmayan, sadece blog yazısını yazıp giden biri olarak görünüyormuşum. Aslında hiç de öyle bir yanım yoktur. Enteresan geldi bana.

     Kim Milyoner Olmak İster’de sesli soru, klasik müzik üzerineydi. Dinleyince klasik müziği özlediğimi fark ettim. Ve şu anda bu yazıyı yazarken klasik müzik dinliyorum. Galiba sonunda biraz biraz klasik müziği sevmeye başlamışım.

     Kuruluş Osman’ın fragmanında Diriliş Ertuğrul’un müziğini kullanmışlar. Seviyorum bu müziği. Tüylerimi diken diken ediyor. Birde şunu merak ettim fragmanı izlerken: Şimdi Kuruluş Osman çekiliyor. İyi de izleniyor. Böyle giderse tüm Osmanlı dönemi çekilecek mi? Osmanlı’nın başarısız olduğu dönemler ne olacak peki? Onlar atlanacak sadece başarılı olunan dönem mi diziye alınacak?

     Klasik müzik ile ilgili aklıma bir şey daha geldi. Nedense klasik müzik ile zeka arasında bir ilişki kuruluyor. Çocuklarınızı klasik müzik ile büyütürseniz zeki olurlar deniyor. Peki bunun bilimsel bir kanıtı var mı? Hangi özelliği klasik müziği öne çıkarıyor?

     Elon Musk, çocuğunun adını matematik denklemi gibi bir şey koymuş. Çocuğunun isminde x falan var. Yani bunu sadece ve sadece farklılık olarak koyuyorsa bence hiç anlamı yok. “Ya ne olacaktı? Farklılık olsun diye koyuyor zaten” diyen varsa söylemek istediğimi daha da açayım. Demek istediğim, “Ben, Elon Musk’ım. Ben farklıyım. Çocuğumda farklı olmalı. Bu farklılığa zarar gelmesin. Bu farklılığımı ortaya koymak zorundayım” gibi bir mecburiyet hissi ile koyduysa bu ismi bence çok anlamsız bir harekete imza atmış demektir.

     Olmak istediğin insan mı yoksa olduğun kişi mi? Galiba hayat bu ikisi arasındaki gidip gelmelerden ibaret.

     Koronalı günlerde halay nasıl çekilecek? Halay çekenler arasında sopalar oluyor. Herkes o sopaları tutup halay çekiyor. Ne saçma. Öyle çekeceksen hiç halay çekme daha iyi. Neyse ki düğün salonlarında halay çekilmeyecekmiş. Erik dalı gevrektir eşliğinde, yine sosyal mesafeye uyup göbek atacaksın. Nereden tutsan saçma ve neresinden tutsan elinde kalıyor. Ama ne yapacaksın mecburiyetler işte. Her şey sağlımızın için.

     23:39 geçiyor saat. Bir daha yazıyı bu saate bırakmamam lazım. Bu saatlerde uyku basmaya başlıyor. Yazacak konu bulmakta zorlanıyorum. Yarın akşam daha erken saatlerde bilgisayarın başına oturacağım. Bakalım o zaman da yazımı yazarken bu kadar zorlanacak mıyım?


Klasik müzik kültürüm oluşsun diye...

Klasik müzik dinleme kültürü
foto kaynak: unsplash.com

     Akşam haberleri normalde 20:00’de biterdi. Ama bu hafta 20:15’e kadar uzatmaya başladılar. Bu söylediğim durum Fox ve kanal D ana haber bültenleri için geçerli. Show tvde, Kemal Sunal’ın Korkusuz Korkak filmi vardı. Biraz onu izledik. Sonra TRT 1’de annemin dizisi vardı. Benim Adım Melek diye. O yüzden TRT 1’i açtık. Şu anda bizimkiler o diziyi izliyorlar. Bende bu yazıyı yazarken bir yandan da Bach dinliyorum. Klasik müzik kültürümde olsun istiyorum.

"Günü birlik, Van'a kahvaltı etmeye gidip gelelim mi?"


     Çalan telefonla uyanıyorsunuz. Telefondaki arkadaşınız, “Kahvaltıyı Van’da yapmaya ne dersin? Günü birlik. Kahvaltıyı yapıp geri geleceğiz” dese. Bugün izlediğim videoda bu soruya, “Evet” yanıtını veriyordu çocuk. Youtuber Emre Durmuş’un Van kahvaltısı videosunda aynen böyle yaşanıyor bu olay. Uçakla hopp, Van’dalar. O meşhur Van kahvaltısını yaptı arkadaşlarıyla. 

     Ama bu zamana kadar Van’a gidip kahvaltı yapmamasını yadırgadım. Sen ki dünyayı geziyorsun Emre. Ama bu zamana kadar ülkende dillere destan olmuş bir kahvaltıyı çok daha önce yapman lazımdı. Sonra Van Akdamar Adasına gittiler. Dönüşte de trenle döneceklermiş. Güzel bir video olmuş. Pazar pazar güzel dakikalar geçirmeme sebep oldu.

Van kahvaltısı

KİTAP OKUMAKTAN SIKILIYORUM BU ARALAR…
     Uzun zamandan beri kitap okumuyordum. Ahmet Batman’ın Korkma Kalbim kitabıyla tekrar sahalara döndüm. Sonra Sabahattin Ali’nin İçimizdeki Şeytan kitabını okumaya başladım. 300 sayfalık bir kitap. Ben daha 100’lerdeyim. Bir türlü gitmiyor kitap. 

     Hemen sıkılıyorum. Konusu beni sarmadı desem oda değil. Sevdiğim tarz konulardan biri. Sevdiğim tarz konusu olsa da yazım tekniği mi bana uymuyor? Oda uyuyor gibi. Ben anlamadım ya.

YAZI YAZARKEN KLASİK MÜZİK DİNLEMEK…
     Bunu şimdiye kadar nasıl akıl edememişim. Şu anda yazdığım bu yazıya başlamak kolay olmadı. Bir türlü kafamı toparlayamadım. Müzik dinleyerek yazıya yoğunlaşmam gerekiyordu. Ama radyo dinleyerek yapmak istemedim bu sefer. Hep aynı şarkılar. Oda sıktı.

     Yazı yazarken dinlenecek müzikler diye arattım Google’dan. Birkaç şarkı sonra klasik müzikler çıktı önerilenlerde. “Bari yazarken onları dinleyeyim” dedim. Memnun kaldım. Bundan sonra yazı yazarken dinleyeceğim müzik türleri arasında klasik müzik de yerini aldı.

 HER PAZAR BARIŞ ÖZCAN VİDEOSUNUN SAAT 09:00’DA YAYINDA OLACAĞINI BİLMEK…
     İnstagram’dan hikayelere bakarken Barış Özcan’ın oğluyla konsoldan futbol oynarken ki görüntülerini gördüm. “Yapma ya. Bu hafta video yok mu?” dedim. Çünkü bugün pazar ve koyacağı hikayeye videosunu koyardı. Hemen Youtube kanalına gittim. Yeni video çoktan yayındaydı bile. 200 bin falan da izlenmiş. Moralim yerine geldi.  Keyifle izledim. 

     İnsan takip ettiği yazarların, Youtuberların alıştığı zamanda yeni yayınlarını görmenin mutluluğunu yaşıyor. Ben biliyorum ki her pazar sabah 09:00’da Barış Özcan yeni videosunu koyar. Pazar günü yapılacaklar listemde yer alır Barış Abinin yeni videosunu izlemek. Şimdi listeye almışken yeni video koymadığını görmek hayal kırıklığı yani. Bu arada hikayedeki oğluyla maç yaparkenki görüntüleri yine bu haftanın videosu ile ilgiliymiş.

Foto kaynak: https://www.pexels.com/photo/group-of-people-sitting-on-ground-while-cooking-egg-1376960/