 |
| foto kaynak: unsplash.com |
Andromeda son yazısında Aykut Enişte filmini yazmış. Yazısını
okuyunca film hoşuma gitti ve hemen izledim. Film biraz uzun geldi. Ve birkaç yerde
de espri yapacağım diye saçmalamışlar. Ama her şeye rağmen güzel bir filmdi. Pazar
pazar iyi gitti.
Whatsapp gizlilik sözleşmesindeki son durumu bilen var mı? Bu sözleşme muhabbeti çıktığından beri üzerine bi ton şey söylendi.
Hem ülke olarak
bizden, hem de Whatsapp’tan açıklamalar ardı ardına geldi. Peki son olarak
nerede kaldık? Yani sözleşmedeki son durum ne?
 |
| foto kaynak: unsplash.com |
ŞU SAAT VE TARİH İTİBARİYLE…
O yüzden bu yazının
yazıldığı tarih ve saati ayrıca belirtmek isterim. Bu tarihten sonraki
haberleri ona göre takip edersiniz. Bu yazı 29 Mayıs’ta ve 15:43 geçe
yazılmıştır.
BİREYSEL KULLANICILAR YIRTTI…
Bu saat ve tarihe
göre son durum şu: Güncellemeyi kabul etmemiş olanlar için Whatsapp’ı
kullanmada bir problem çıkmayacak.
Yani Whatsapp,
bireysel kullanıcılar için bu güncelleme işinden vazgeçmiş. Ama kurumsallar
için değişen bir şey yok.
İşletme hesabı
kullananlara sözleşme hatırlatma mesajı gitmeye devam edecek.
BENZER YAZILARIM…
Sağlık Bakanı Fahrettin Koca’nın açıklamasına göre haziran ayında beklenen biontech aşıları gelirse 20 yaş üstü herkes aşılanmış olabilirmiş. Ve bunun devamında da eğer her şey yolunda giderse, sonbaharda da çok çok rahatlayabilirmişiz. Ve hatta maskeleri çıkarmaya başlayabilirmişiz de.
 |
| foto kaynak: unsplash.com |
MASKELERDEN KURTULMAK…
Maskeden kurtulmak
bana hayalmiş gibi geliyor. Sanki böyle bir şey hiç olmayacakmış gibi. Şu anda
öyle bir hava estirilmeye başlandı ki. Eğer bu Biontech aşılarının tedariğinde
bir problem olmazsa sanki her şey bir anda bitecekmiş gibi. Herkes çok olumlu konuşmaya
başladı. Bunları duyduktan sonra, “Ya bu kadar kolay mıydı yani?” diye sormadan
edemedim.
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu bu akşam Habertürk canlı yayınında olacak. Gündem tabi ki Sedat Peker’in iddiaları. Soylu’ya soru soracak gazeteciler arasında Merdan Yanardağ da olacak.
 |
| foto kaynak: unsplash.com |
MEYDAN YANARDAĞ SÜRPRİZİ…
Kendisi iktidara
muhalif olan Tele 1 kanalının yorumcularından. Ve uzun zamandan beri büyük
haber kanallarının kapıları kendisine kapalıydı. Böyle çok önemli bir canlı
yayın için kendisinin de olması şaşırtıcı. Ne oldu da Habertürk yönetimi
kendisini davet etti? Ya da bu iş nasıl oldu?
NASIL ONAY VERDİ?
Bu işe Süleyman
Soylu nasıl olur verdi? Bu akşam ki canlı yayın da gözünü budaktan sakınmadan
sorularını soracağı belli iken hem de. Canlı yayını bekleyip göreceğiz.
Tiyatrocular, Çok Güzel Hareketler Bunlar ve Güldür Güldür Show’u tiyatrodan saymıyorlar. İnstagram’da karşılaştığım birkaç gönderide denk geldim. Ama neden tiyatro olarak saymıyorlar? Bunun üzerine kafa yordum.
 |
| foto kaynak: unsplash.com |
NEDEN TİYATRO OLARAK GÖRMÜYORLAR?
Belki de sulu
zırtlak şeyler olarak görüyorlar skeçleri. İnsana öğrettiği bir şey
olmadığından. Halbuki insanın ders alacağı, bir şeyler öğreneceği skeçler de
var. Ama her skeç için bunu söyleyemeyiz. Bunu direk Yılmaz Erdoğan’a sormak
isterdim. Bu konuda ne düşünüyor?
BİRAZ OLSUN TİYATROYA GİRMİYORLAR MI?
O zaman bu
skeçler popüler olan ve sadece para getiren boş beleş şeyler mi? Tiyatroyla
uzaktan yakından ilgileri yok mu? O zaman buradan şu da çıkmaz mı: Yılmaz
Erdoğan’ı da tiyatrocu olarak görmüyorlar.
Yaptığım işi sevip sevmediğimden hala emin değilim. Ama her Pazar günü içimde bir darlanma oluyor. Pazartesi sendromu yaşıyorum. Sevdiğim işi yapmış olsaydım Pazar günleri yine de pazartesi sendromu yaşar mıydım, bilemiyorum.
 |
| foto kaynak: unsplash.com |
NEDEN SENDROM YAŞIYORUM?
Pazartesi sendromu
neden yaşanır? Sevmediğin bir işte çalışmaktan dolayı mı? Yoksa sevdiğin bir
işte çalışmana rağmen, tatilin bittiği için mi? Ben hep sevmediğim bir işte
çalışmama yordum pazartesi sendromunu.
BİR ÇÖZÜM BULMAK LAZIM…
Bu yazıyı
okuyanlar arasında elbette sevdiği işte çalışanlar vardır. Tecrübenize dayanarak
siz ne diyorsunuz bu konuda? Ya da, “Ben pazartesi sendromu yaşamıyorum”
diyeniniz var mı? Varsa bunun formülü nedir? Bu kanayan yaraya bir çözüm
bulalım artık.
Deniz Baysal, Arda ile Omuz Omuza programındaydı. Kardeşime, “Bu hangi dizide oynuyormuş?” diye sorduğumda, “Teşkilat” dizisi yanıtını aldım. İlk bölümünün tamamını olmasa da izledim. Beni sarmamıştı. O yüzden izlemeye devam etmedim.
ÇAĞLAR ERTUĞRUL DA KATILMIŞTI…
Yine, Teşkilat
dizisinde oynayan Çağlar Ertuğrul da katılmıştı programa. Çağlar’la
konuşmuşlar. “Bir ara o bölümü beraber izleyelim” demişler. Ama kalmış öyle,
izleyememişler. Güzel bir bölümdü.
 |
| foto kaynak: unsplash.com |
İLK DAKİKADAN DENİZ’İN SİTEMİ…
Daha ilk dakikada
unu alırken Deniz Baysal’ın, “Zorlanayım diye nereye koymuşlar unu” demesine
Arda, “Daha dur yeni başladık” demesi güzeldi. Sonra Arda’nın bir ara, “Daha
nasıl anlatabilirim?” demesine, Deniz’in, “Anlatamıyorsan bu işi yapma o zaman”
demesi Arda’ya tam bir giderdi.
TATLIYI YİYEMEDİLER…
Benim aklımda
kalan detaylar bunlar. Ve son olarak final için bir şey söyleyeyim: Deniz’in
yaptığı tatlı- herhalde tatlıydı- o kadar sert olmuş ki. Arda kesip tadına
bakamadı. Arda’nın yaptığı tatlıdan yediler. Tabi Deniz, hep programa gelen
konuk gibi tatlıyı çok beğendi.
Kemal Kılıçdaroğlu ve Jahrein’in daha önce planlanan Twitch yayını dün akşam gerçekleştirildi. Programa yoğun bir ilgi vardı. O kadar ki anlık olarak 300 bin izleyici sayısını aştı ve Twitch Türkiye’nin en çok izlenenleri arasındaki yerini aldı.
 |
| foto kaynak: unsplash.com |
VAATLERİ NELER OLDU?
Gençlere yönelik olarak Kılıçdaroğlu, konsol, cep telefonu
ve elektronik eşya alımlarında, ÖTV ve KDV indiriminin yapılacağını açıkladı. Ayrıca
üniversite yurtlarının da iyileştireceğini belirtti.
JAHREİN İLE YAYIN YAPMA FİKRİ NEREDEN ÇIKTI?
Kemal
Kılıçdaroğlu’nun 11 Mayıs’ta Twitter’da yaptığı paylaşıma yorum olarak, Jahrein
yani asıl adı Ahmet Sonuç olan Twitch yayıncısı, “Nasıl yapacaksınız?” diye
sormuştu. Bunun üzerine Kılıçdaroğlu, “Konuşacak şey çok. Yayına hazır
olduğunda haber ver” cevabından sonra yayın planlanmıştı.
Eurovision 2021 kim kazandı? Türkiye’nin olmaması nedeniyle benim pek ilgilenmediğim şarkı yarışmasında, buna rağmen ülkemizden çok takip eden oldu.
ROTTERDAM’DA YAPILDI…
Listeler yapıldı,
favoriler açıklandı. Takip etmememe rağmen az çok bilgi sahibi oldum yarışma
hakkında. 202o yılında koronavirüs nedeniyle yapılmamıştı yarışma. Hollanda’nın
Rotterdam kentinde yapılan yarışmayı, ülkemizde hiçbir kanal canlı yayınlamadı.
 |
| foto kaynak: unsplash.com |
ROCK GRUBU KAZANDI…
Buna karşın
herkes Eurovision’un YouTube kanalından takip etti. Yarışmayı Maneskin rock
grubunun, “Zitti E Buoni” şarkısıyla İtalya kazandı. 524 puanlı İtalya’nın
ardından 499 puanla Fransa ikinci, 432 puanla İsviçre üçüncü oldu.
AZERBAYCAN KAÇINCI OLDU?
Kardeş ülke
Azerbaycan ise beklenen başarıyı elde edemedi. “Mata Hari” şarkısıyla Efendi,
65 puanla ancak 20 sırada yer aldı.
 |
| foto kaynak: unsplash.com |
Kardeşlerim dizisi fakirliği ve garibanlığı çok iyi yansıtıyor.
Kafede çalışan kız, bir ısırık alınıp müşteri tarafından yenmemiş hamburgerin,
ısırık alınan kısmını kesip diğer kısmını yanına alıyor. Ve onu akşam küçük
kardeşine götürüp ona yediriyor. Böyle sahneleri görünce insanın içi
dağlanıyor. Keşke hiçbir insan böyle bir yoksulluk yaşamasa.
 |
| foto kaynak: unsplash.com |
Mustafa Cengiz’in, Fatih Terim ile bundan sonra sözleşme yenilemeyeceğini ve ancak özür dilerse belki konuşabileceğini açıklamasından sonra gözler Fatih Terim’e çevrilmişti. Herkes ne diyeceğine odaklanmıştı. Ve sonunda, o çok beklenen açıklamasını yaptı. Herkesin beklediği, çok sert ve gündemi değiştirecek bir açıklamaydı. Ama yapılan açıklamada sadece başkan acil şifalar dilemekle yetindi.
 |
| foto kaynak: unsplash.com |
Whatsapp’ın, çok tartışılan güncellemeyi Türkiye’de
uygulamayacağına dair bir haber yayıldı. Ama bu haber gerçeği yansıtmıyor. Habertürk,
Whatsapp ile görüşmüş. Böyle bir karar almadıklarını ve hala ilgili kurumlarla
görüşmelerin devam ettiğini söylemişler. Bu Whatsapp sözleşmesi olayı, tam bir
yılan hikayesine dönmüş durumda. Ama ben kesinlikle bu güncellemeden vazgeçeceklerini
düşünmüyorum.
Nevşin Mengü ve Cüneyt Özdemir’in son günlerde YouTube videoları baya izlenmeye başladı. Çünkü millet televizyon kanallarından haberleri öğrenemiyor. Gündemi Twitter’dan takip ediyor. Sonra da Cüneyt ve Nevşin’in yayınlarına koşuyor. Ortalık yıkılırken haber kanalları görmezden geliyor ya. Olduğum yerde tepinesim geliyor.
 |
| foto kaynak: unsplash.com |
KORONA İÇİN BİR YILIMIZ DAHA MI VAR?
İspanyol gribi
iki yıl sonunda ortadan kalkmış. Korona da dünya çapında bir grip olduğu için
ve bitiş süresi için de İspanyol gribini örnek alırsak. Daha bir yılımız var. Bu
süreyi arttıran çok gördüm de azaltana rastlamadım daha. Kimi 2022 sonbahar
diyor, kimi 2024 başları.
BUNCA OLAY YAŞANMIŞKEN…
Bazı ünlüler hala kripto para borsalarının
reklamlarında oynuyorlar. Ne kadar güvenirseniz güvenin. Bence bu aralar hiçbir
para borsasının reklamında oynamayın. Sonra millet, “Sana güvendik de girdik”
derler. Suçun olmadığın halde.
Montaigne’nin Denemeler kitabını yeniden okuyorum bugünlerde. İkinci kere. Fark ettim ki. Aslında Denemeler kitabı bildiğin blog. Biz blog dünyasında ne yazıyorsak, onu yazmış. Sanki kitap değil de bloglardan yazılar okuyormuşum gibi hissettim. Abartıyor muyum sizce?
 |
| foto kaynak: unsplash.com |
BİR DİZİ DAHA FİNAL YAPAR…
Bu akşam TRT 1’deki,
Benim Adım Melek dizisinin final bölümü var. Annem nedeniyle biz de izler olduk
diziyi. İki sezon oldu herhalde. Daha ilk bölümünü hatırlıyorum. Dün gibi. Her ÇarşDamba
diziyi görmeye alışmıştım. Karşısına oturup saatlerce izlemesem de nedense
hüzünlendim bitiyor diye.
BİTSİN ŞU MUHABBET ARTIK…
Twitter’da yine
denk geldim. “Röportaj yapılan kişi gözaltına alındı” diye. Artık bu tip
haberleri görmekten sıkıldım. Eğer insanlar hakaret etmiyorsa, küfür etmiyorsa,
sadece nefretini kusuyorsa onları almayın gözaltına.
Ause Esua son yazısında Yıldızlararası ve Marslı filmlerinden bahsetmişti. Yıldızlararası benim için uzay filmleri sıralamasında bir numaradır. Ama Marslı’yı izlememiştim. Asue, blog yazısında film hakkında güzel şeyler yazınca, “İzlemeliyim” dedim. Bu zamana kadar izlememekle hata etmişim.
FİLMİN KONUSU…
Bir astronot,
Mars’ta yalnız başına kalırsa ne yapar? Ne yer, ne içer? Yaşayabilir mi? işte
bu soruların cevapları, bu filmde.
 |
| foto kaynak: unsplash.com |
UZAY FİLMİ SEVİYORSAN, KAÇIRMA, İZLE…
Gerçekten kaliteli
bir film yapmış adamlar. Bir ara azıcık sıkıldım. Filmleri gereksiz
uzatıyorlar. Hele filmin sonları nefes kesiciydi. Filmde Mars’tan dünyaya geliş
dört ay sürüyor gemiyle. Bir çok şeyi çözmüşler yani. Filmdekiler şimdilik
hayal. Uzay filmlerini seviyorsan ve benim gibi hala izlemediysen, bulduğun ilk
fırsatta bu filmi izlemelisin. Filmi izlerken aklıma Elon Musk geldi. Mars’ta
koloni kurulması falan var ya.
BİR NUMARAM HALA DEĞİŞMEDİ…
İmkansız olsa
bile böyle şeyleri hayal etmenin çok güzel olduğunu düşündüm. Hayal derken, şimdilik
hayal. Gelecekte ne olur bilemeyiz tabi. Son olarak, film hakkındaki tüm olumlu
görüşlerime rağmen hala bir numaram Yıldızlararası. Fikrim de bir değişiklik
olmadı.
Turkcell’in 19 Mayıs reklamı çok enerjik. Bir tane genç, gitar ile Gençlik Marşını çalmaya başlıyor ya. İşte o reklam. Galiba geçen senede ayrı reklam vardı.
VATANDAŞ NE DİYECEK BUNA?
Dün Cumhurbaşkanı
Erdoğan esnaflara 3 bin ile 5 bin arasında, bir defalığa mahsus olmak üzere
hibe desteği sağlayacaklarını söyledi. Ben hiç beklemiyordum açıkçası. Bakalım halkta
karşılığı ne olacak bu desteğin?
 |
| foto kaynak: unsplash.com |
HAYAT ADİL Mİ DÜŞÜNCESİ…
Hayat adil değil.
Ben hep bunun tersini düşündüm. Ama şimdilerde tam da böyle düşünmemin vakti geldi
mi diye soruyorum kendime.
GÜLME EMOJİSİ İLE BAŞIM DERTTE…
Bu aralar gülme
emojisini çok kullanıyorum. Yazıştığım kişilerde amacım o olmasa bile yanlış
anlaşılmalara neden olabiliyorum. O yüzden daha az gülme emojisi. Ya da karşı
taraf gülme emojisi atmadan ben de atmayacağım.
Bugün Twitter ve İnstagram’da, akciğerlerin kuvvetini ölçen nefes testi çok popülerdi. Ben denedim. 3 tur ancak nefesimi tutabildim. Ama bu kötü değilmiş. Normal bir akciğere sahipmişim. O detaylara ilk başta dikkat etmemiştim. “Ulan ciğerim sağlam değil galiba” diye üzülmüştüm.
 |
| foto kaynak: unsplash.com |
Ama işin aslı öyle değilmiş. Eğer 2 turdan aşağı nefesi tutabilmişseniz akciğer rezerviniz iyi değil demekmiş. Eğer 2-5 tur arası nefesini tutabilmişseniz normal bir akciğere sahipmişsiniz. 5-10 tur arası nefesini tuttuysan akciğerlerin çok iyi demekmiş. Peki sen kaç tur nefesini tutabildin?
 |
| foto kaynak: unsplash.com |
140journos, cehape zihniyeti diye bir video yapmış. Ben daha izlemedim. Tam 47 dakika. Onun için baya bir boş zamanım olması gerek. Ama haberi olmayanlar için buradan bir bilgilendirme yapayım dedim. Ayrıca videoyu izledikten sonra da yine bu yazının altına yorumlarınızı da bırakabilirsiniz. Ve tabi ben de fırsat bulup izlersem, yazıyı da güncelleyebilirim.
 |
| foto kaynak: unsplash.com |
Elon Musk, çevreye verdiği zarar nedeniyle bundan sonra Tesla’da, Bitcoin ile ödeme kabul etmeyeceklerini açıklamış. Bu açıklamadan sonra Bitcoin aşağıya düşmeye başlamış. 44 bin doları görmüş. Son günlerde hep bu coin muhabbetiyle haber oluyor Elon Musk. Son bir not: İnternette araştırma yaparken bomba bir habere de denk geldim. Bitcoin’in arkasında Elon Musk olabilirmiş. Asparagas da olabilir tabi.
foto kaynak: unsplash.com
Amerika’da aşısını olan maskesini çıkarabiliyormuş. Ama biz ümitlenmeyelim. Çünkü biz de aşılama çok yavaş ilerliyor. Çünkü biz de yeteri derecede aşı yok. Çin bize yan çizdi. Daha doğrusu Çinli firma yan çizdi. Sinovac aşıları gelmedi. Aşılama durdu. Sonra Rusya ile Sputnik aşısı konusunda anlaştık. Biontech ile anlaştık. İyi güzel. Hepsi ile anlaştık. Ama daha aşılar gelecek. Aşılar gelecek de. Aşılama hızlandırılacak da. Falan filan. Bu gidişle dünyada maskeden kurtulan ülkeler sıralamasında sonlarda yer alabiliriz.
Galatasaray kulübünün genel kurul üyeliğinde 25. Yılını dolduranlara, “Divan Beratı” verildi. Divan Beratı alan her üye ayrıca bir de sicil numarası alıyor. Buna göre 19.01.2013’te yapılan olağanüstü Divan Kurulu toplantısında, zamanın Galatasaray Başkanı Ünal Aysal tarafından Divan Beratını alan Fatih Terim’in sicil numarası 7446’tır. Yine aynı toplantıda Müfit Erkasap 7124, Bülent Ünder ise 6209 sicil numarasını almıştır.
BERATI ALDIĞI BAŞKAN TARAFINDAN GÖNDERİLDİ…
İşe bakın ki yine aynı başkan Ünal Aysal tarafından Fatih Terim’in görevine son verilecekti. Tarihe düşmesi için başka bir not daha: O gün Divan Kurulu Toplantısı’ndan Fatih Terim’in erken ayrılmasının nedeni ise: Gazeteci Mehmet Ali Birand’ın cenaze törenine katılmak içindi.
Foto kaynak: unsplash.com
Bu akşam oynanan maçlardan sonra Beşiktaş, 2020-2021 sezonu şampiyonu oldu. Süper Lig tarihinde son haftaya üç takımın da şampiyonluk şansıyla girdiği başka bir dönem olmamış. Beşiktaş, Galatasaray ve Fenerbahçe şampiyonluk için yarıştı. Ben bir Galatasaray’lı olarak söylüyorum: Beşiktaş, şampiyonluğu hak etmişti.
 |
| foto kaynak: unsplash.com |
BÜYÜK TEKNİK DİREKTÖR OLMA YOLUNDA…
Sergen Yalçın’ı
severim. Başarılı olmasına da sevindim. Belki de ülkemiz büyük bir teknik
direktör daha kazanmış oldu bu akşam. Ayrıca bu akşam şampiyonluğu
kaybetselerdi hem futbolcular için hem de Sergen Yalçın için büyük bir yıkım
olurdu. Kolay kolay toparlanamazlardı.
DİĞER YAZILARIM…
Yunanistan’da bizim gibi turizm için bir reklam filmi hazırlamış. Cüneyt Özdemir’den öğrendim. Ama adamların reklamı bizim, ‘Ben aşılıyım’ reklamı gibi değilmiş.
Mesela, “Pandemiden
daraldım doya doya gezmek istiyorum” diyen bir turiste, “O zaman Yunanistan'a
gel” deniyormuş. Ya da, “Yeni tatlar denemek istiyorum” diyor.
 |
| foto kaynak: unsplash.com |
“O zaman Yunanistan’a gel” deniyor. Adamlar ne kadar profesyonelce bir reklam yapmışlar. Peki biz niye böyle bir reklam yapamadık. Biz niye böyle düşünemiyoruz?
Biz niye turiste
yaranmak istiyoruz? Ya da illa ki turiste güven vermek istiyoruz? Bu zihniyet
meselesi bence. O düşünce açısından bakarsan doğru. Ama halkı gömerek turistin
güvenini kazanmak, kaş yaparken göz çıkarmaya benzedi.
DİĞER YAZILARIM…
Dün geceden beri Twitter’da konuşulan tek şey: Turizm Bakanlığı’nın hazırlattığı, “Siz eğlenin ben aşı oldum” yazılı maskeler. Bu maskeleri turizm sektörü çalışanları takacakmış.
YİNE BİZİM GÖNLÜMÜZ KIRILDI…
Turistler de
gönül rahatlığıyla tatil yapabileceklermiş. Tabi bu çok büyük bir tepkiye neden
oldu. Ve bir süre sonra video yayından kaldırıldı. Salgın döneminin son
aylarında yapılan her uygulama biz bu ülkenin vatandaşlarını hep yaraladı.
 |
| foto kaynak: unsplash.com |
OLMASI GEREKEN…
Bu maske
uygulaması da yaraladı. Kendimizi, kendi ülkemizde ikinci sınıf vatandaş olarak
görür olduk. Bir tanesi Twitter’da, “Asıl aşılanmayan turist ülkeme giremez”
şeklinde bir uygulama olması gerektiğini yazmış. Olması gereken de bu. İşin özü:
Bu video iktidarın hanesine eksi olarak geçmiştir.
DİĞER YAZILARIM…
İnstagram’da Osho’nun bir sözüne rastladım. Ne zamandan beri gördüğüm ama kim olduğunu bilmediğim bir kişiydi. Bu hayali biri miydi? Yoksa gerçekten var olmuş muydu?
YouTube’a hemen
Osho belgeseli diye yazdım. Bir de ne göreyim. Sözlerini beğendiğimiz, yere
göğe koyamadığımız Osho, tarikat lideri çıktı. Doğduğu yer olan Hindistan’da
başlamış bu tarikat işi.
 |
| foto kaynak: unsplash.com |
Millet akın akın bu tarikata gitmiş. Maddi/manevi her şeylerini vermişler Osho’ya. Onu peygamber olarak görmeye başlamışlar. Acayip acayip ritüelleri varmış. Cinsellik alabildiğine.
Açık evlilik
varmış. Herkes istediği ile cinsel ilişkiye girebiliyormuş. Tabi Osho’da kadın
müritleriyle ilişkiye girmiş. Hindistan’da istenmemişler. Sonra Amerika’ya
taşınmış tarikat.
Kendilerine bir
kasaba kurmuşlar. Her şeylerini kendileri yapıyorlarmış. Bir devlet gibi. Sonra
orada da tepki çekmişler. Yasal yollara başvurulmuş. Kendilerini soruşturan
savcıya suikast düzenlemişler. Rayından çıkmış işler.
Kaçarken Osho’yu,
FBI yakalamış ve Hindistan’a iade etmişler. Hindistan’da ölmüş. Ama eceliyle mi
öldü yoksa öldürüldü mü belli değilmiş. İşte Osho’nun hikayesi buymuş.
DİĞER YAZILARIM…
Yine bir kademeli normalleşme ile karşı karşıyayız. Bu normalleşmeye göre 1 Haziran 2021’de tam olarak açılıyoruz. Süreçle ilgili detaylar kabine toplantısı sonrası açıklanacak. Kabine toplantılarını beklemek de hayatımızın bir parçası oldu.
 |
| foto kaynak: unsplash.com |
11 BİNE DÜŞTÜK SONUNDA…
Bu yazıyı
yazarken bugüne ait koronavirüs vaka sayıları geldi. 13 Mayıs tablosuna göre
vaka sayısı 11 bin 534 oldu. Uzun zamandan beri ilk defa 11 bin rakamını görmüş
olduk. Vefat sayısı ise 238. Her vefat bir aileye ateş düştüğü manasına
geliyor. Hepsine rahmet diliyorum.
KORKU FİLMİ GİBİ HEYKEL KALDIRILMIŞ…
Diyarbakır’da tepki çeken heykeller
kaldırılmış. Twitter’da bir tane gazeteci, heykellerden birinin fotoğrafını
paylaşıp, “Korku film gibi” demişti. Hakikaten öyleydi. Bir tane karpuz
düşünün. Yarısı var. İçinde de bebek var. Bunu yaptıktan sonra bakıp hiç, “Bu
olmadı galiba” da dememişler.
DİĞER YAZILARIM…
*Sabaha kadar oturduğum geceler…
*Güldür Güldür komedi dünyasına ne kattı?
Osho hakkında bilgi almak için YouTube’a Osho belgeseli diye yazdığımda karşıma iki tanıdık kişinin videosu çıktı. Cüneyt Özdemir ve Başak Kablan. Her ikisi de Netflix’de yayınlanan 6 bölümlük Osho belgeselini değerlendirmek için video çekmişler. Ama onların dışında hiç tanımadığım bir YouTuberın bir videosu vardı. On dakikalık. Tüm gerçekleri ondan öğrendim.
 |
| foto kaynak: unsplash.com |
BAYRAMDA DA ARA VERMEK YOK…
İkizdere’de
köylülerin taş ocağı yapımına karşı yaptıkları eylemler bayramda da devam
etmiş. Helal olsun onlara. Belki sonunda kazanamayacaklar ama direnmekten de
vazgeçmiyorlar.
O DA DANIŞMANMIŞ…
İbrahim Saraçoğlu’nu
bilenleriniz vardır. Sabah programlarında devamlı kür falan anlatırdı. Dertlerimize
deva olması amacıyla. İşte o Saraçoğlu, Cumhurbaşkanının başdanışmanıymış. Ne
çok danışman yok mu sizce de?
DİĞER YAZILARIM…
Korona ile geçen bir Ramazan Bayramından daha merhaba. Bayramınız mübarek olsun. Geçen sene ki gibi bu sene de evde geçiriyoruz bayramı.
Bu yazımı bayramın birinci gününden
yazıyorum. Saat 12:08 geçiyor. Bir aylık bir oruç maratonundan çıktık. Diğer bayramlara
nazaran sabah kahvaltıda pek iştahlı değildim.
 |
| foto kaynak: unsplash.com |
Diğer bayramlarda, yani normal bayramlarda fırından sıcacık ekmek almamızın ve onun yanında kıymalı börek almamızın da iştahımın açık olmasındaki etkisini inkar edemem tabi.
Bugün 13 Mayıs. Ve
dışarıda hava acayip güzel. “Evde durma, çık, gez” diyor resmen. Mahalleden müzik
sesleri geliyor. Millet kendini müziğe vurmuş durumda.
Pazartesi günü
yasaklar bitiyor. Bakalım yeni açılma dönemi nasıl olacak? Herkese tekrar iyi
bayramlar.
DİĞER YAZILARIM…
Yurt dışında karşılaşıp, birbirlerini yabancı sanıp anlaşmaya çalışan Türklerin hikayelerini duymuşsunuzdur.
Bu hikayelerden
bir tanesine İnstagram’da denk geldim bugün. Prag’ta bir tanesine yol sormuş. Sorduğu
kişi dilsizmiş.
 |
| foto kaynak: unsplash.com |
Vücut diliyle tarif etmeye çalışmış yolu. Bizim ki de aynı şekilde vücut diliyle cevap vermeye çalışmış. Öyle anlaşmaya çalışmışlar.
Bu birbirini
anlama çabalarının sonunda bizimki, “Teşekkürler” demiş. Çocuk da, “Abi ben de
Türküm” demiş.
“İki beyinsiz
tanıştık” diye bağlamış tiviti bizimki. “No” de, bir şeyler de. Neyi anlatmaya
çalışıyorsun vücut diliyle.
Demem o ki, yurt
dışında biriyle konuşmaya başlamadan önce Türk olup olmadığından emin olun.
DİĞER YAZILARIM…
Twitter’da bir tanesi, “Hiç bayram heyecanı yaşayan var mı aranızda?” diye sormuş.
Yok kardeşim yok. Hiç bayram heyecanı taşımıyorum.
Çünkü günler hep birbirinin aynı. Bırak bayram heyecanını, hayatta yaşama sevincimizden bile götürdü bu covid 19.
 |
| foto kaynak: unsplash.com |
AÇILIYORUZ TÜRKİYE’M…
Cumhurbaşkanı Erdoğan bu 17 günlük tam kapanmanın ardından normalleşme adımlarının açıklanacağı belirtti.
O normalleşme adımları hazırlanıyormuş bu aralar.
Sıkı durun.
Açılıyoruz Türkiye.
BAYRAM HAFTASI…
Bu hafta bayram haftası. Ramazan ayının son üç günü.
Çarşamba günü arife. Perşembe günü Ramazan Bayramının birinci günü.
17 Mayıs’ta tam kapanma bitiyor. 19 Mayıs’a kadar uzatılabileceği söyleniyor.
Ama daha bir netlik yok. Bekliyoruz.
DİĞER YAZILARIM…
Çin uzaya roket göndermiş. Roket de kontrolden çıkmış.
Şimdi dünyada nereye düşeceğine dair tahminler yapılıyor.
ABD Savunma Bakanlığı açıklama yapmış bu konuda.
Zaten her konuda bir görüşleri var kendilerinin.
Yarın sabah- sabahın erken saatlerinde- Türkmenistan’da bir çöle düşebileceğini açıklamışlar.
Kardeşim bu Çin’in yaptığı her şey dünyaya zarar. Önce korona, şimdi de bu roket.
 |
| foto kaynak: unsplash.com |
“YARASA ÇORBANIZA DA…”
Çin demişken Çin’den devam edelim.
Cüneyt Özdemir’i izliyorum. Konu nasıl olduysa Çin’e geldi.
Tam hatırlamıyorum mevzuyu şimdi. “Sizin yarasanıza da, çorbanıza da” dedi Cüneyt Özdemir.
Şimdi gel
de bu adamın dediklerine katılma.
HINCAL ULUÇ’UN FAVORİSİ…
Bu akşam ki Galatasaray- Beşiktaş maçı için favorisinin Galatasaray olduğunu söylemiş Hıncal Uluç.
Bir Galatasaray’lı olarak kendisine o kadar çok katılmak isterdim ki.
Ama benim galibiyet namına hiç ümidim yok.
Bu yazı yayına girdiğinde maç çoktan bitmiş olacak.
Bakalım Hıncal Uluç haklı çıkacak mı?
DİĞER YAZILARIM…
Bakanlardan biri İkizdere için konuşmuş. Bir ağaç bile kesilmişse yerine on tane ağaç dikeceklerini söylemiş. Artık bu cümleyi duymaktan o kadar sıkıldım ki. Artık bu cümlenin hiçbir kesimde bir etki uyandırdığını düşünmüyorum. Ama negatif bir etki uyandırdığı kesin bak.
 |
| foto kaynak: unsplash.com |
KADİR GECEMİZ MÜBAREK OLSUN…
Bir cuma akşamından
yazıyorum bu yazıyı size. Hafta sonu tatiline kocaman bir merhaba. Ama tam
kapanma devam ettiği için bu hafta sonunu gezip dolaşarak değerlendirme
şansımız yok. Bu arada yarın akşam -siz bu yazıyı okurken bu akşam olacak-
kadir gecesi. Kadir geceniz mübarek olsun.
ŞAHIS FİRMASI…
Şahıs şirketi ile
şahıs firması ayrıymış. Şahıs firmasını bir kişi ile kurabilirmişsin. Şahıs şirketi
için ise en az iki kişi gerekiyormuş. Bu bilgiyi Erhan Kahraman’ın YouTube
kanalından öğrendim. Kendisi Freelance çalışıyor ve deneyimlerini paylaşıyor. Kendi
kendisinin patronu yani.
DİĞER YAZILARIM…
Bugün bir anda İnstagram ve Twitter’da #20liyaslarchallenge patlaması oldu. Bir anda herkes 20 yaşındaki fotoğraflarını paylaşmaya başladı. Bazıları 20 yaş fotoğraflarını bulamadı. 25 yaş ya da en eski fotoğrafları kaç yaşlarına aitse onları paylaşmaya başladılar. Ara sıra böyle patlamalar oluyor sosyal medyada. Bu da onlardan biriydi.
 |
| foto kaynak: unsplash.com |
Benim 20 yaşıma dair bir fotoğrafım yok. Belki de vardır bakmam lazım. Ben fazla fotoğraf çektirmeyi seven biri değilim. Aslında her an, her dakika fotoğraf çekmek isteyen bir yanım olmasına rağmen fotoğrafım fazla yoktur.
Size bunu şöyle
açıklayabilirim: Mesela İnstagram’a yeni profil fotoğrafını koyacağım zaman 3-5
tane fotoğrafım arasından seçim yaparım. O kadar azdır fotoğrafım.
KİTAP GİTMİYOR NEDENSE…
Bu aralar Selim
İleri’nin, İstanbul Bu Gece Yine Sensiz kitabını okuyorum. Kitapta kendisinin
denemeleri var. İlk başlarda sevmiştim. Ama şimdi pek gitmiyor gibi. Aslında ben
insanların geçmişten bahsetmelerini, konuşmalarını ve yazdıklarını okumayı
severim.
Ama şimdi bir türlü
gitmiyor işte. Acaba yine kitap okumaya bir süre ara vermem gereken dönemime mi
denk geldi. Bazen ben kitap okumaktan da sıkılırım. Genelde her şeyden
sıkıldığım gibi.
Bu gibi
zamanlarda ara veririm. Sonra yeniden başlarım. Şimdi yeni bir kitaba da
başlamak istemiyorum nedense. Tembellik mi yoksa başka bir şey mi, çözemedim.
BABALAR NİYE ERKENDEN KALDIRIR ÇOCUKLARINI?
Çok Güzel
Hareketler Bunlar 2’de bir aile skeçi izliyordum. Kızın babası, eşi ile kavga
edip gelmiş kızının evine. Onlar da kalacak o akşam. Kızıyla damadına, “Sizi
sabah kaçta kaldırayım. 6 olur mu? En iyisi 5’te kaldırırım ben sizi” diyor.
Niye babalar
evdekileri erkenden kaldırmak ister? Niye, “Çocuklar yatsınlar, uykularını
alsınlar” demez. Ben de o yaşlara geldiğimde kendi çocuklarımı sabahın erken
saatinde kaldıracak mıyım?
En Son Babalar
Duyar dizisinde de öyleydi. Baba, çocuklarının niye kahvaltıya gelmediklerini
sorardı hanımına. Oda, “Yatsın çocuklar” derdi. Anneyi de Ayşegül Atik
oynuyordu. Rahmet istedi bak. Allah rahmet eylesin.
DİĞER YAZILARIM…
Rize’nin İkizdere ilçesinde köylüler yapılacak olan taş ocağına karşı eylem yapıyorlar. Yine ağaçlar kesiliyor. Ormanlar yok ediliyor. Onların eylemleri bir şey değiştirir mi? Değiştirmez. Yine yapacaklarını yaparlar. En azından vicdanları rahat olur. “Elimizden geleni yaptık” derler en azından. Doğaya karşı olan bu tahammülsüzlüğü anlayamıyorum.
 |
| foto kaynak: unsplash.com / fotoğraf temsilidir |
TERSİNE DÖNEN DURUM…
Her zaman
söylemişimdir. İnsanoğlunun bu kadar doğayı katletmesine rağmen hala ormanların
kalması bile mucize. Tek bir orman kalmayıncaya, tek bir ağaç kalmayıncaya
kadar devam edecekler anlaşılan. Son bir şey daha: Köylüler, “Eskiden devlet
vatandaştan ormanları korurdu biz şimdi devletten ormanları koruyoruz”
demişler. Gelinen durumu en iyi anlatan söz bu olsa gerek.
DİĞER YAZILARIM…
Kapanmanın üçüncü günü olan bugün 2 Mayıs 2021’e ait koronavirüs vaka sayıları açıklandı. 240 bin 145 kişiye yapılan teste 25 bin 980 kişi pozitif çıkmış. 340 vatandaşımız ise hayatını kaybetti. Bu kapanmanın sonunda ulaşılmaya çalışan vaka sayısı 5 bin olacak. Bakalım bu korona göçü bu rakamları yakalamamıza izin verecek mi?
 |
| foto kaynak: unsplash.com |
GÖRÜNTÜ KAYDI GENELGESİ…
Emniyetin genelgesi
tartışılıyor. Görüntü kaydı genelgesine göre polis görev yaparken başkaları
kayıt yapamayacak. Yani vatandaş olarak bizler. Bu suç kapsamında
değerlendirilecek. Özel hayatın gizliliği ve kişisel verilerin korunması
kapsamında yayınlanan bir genelge olduğunun üzerinde durdu İçişleri Bakanı
Süleyman Soylu. Genelgeye karşı olanlar ise, polisin hak ihlali yaptığını
görüntülemenin de bundan sonra mümkün olamayacağını ve bunun da adaletsizlik
doğuracağı görüşünde.
DİĞER YAZILARIM…
*Otomatik vites araba kullanmak…
