Aşırı sevgiden dolayı, 16 kere bıçaklamiş diye, bir gerekçeli karar olabilir mi? Bu nasıl bir hukuk sistemidir? Bu kararları veren de, bir insan değil mi? Peki, bu insanların vicdanları yok mu? Onlar bu yazdıklarına inanıyorlar mi? Geceleri, başlarini yastığa rahat koyabiliyorlar mı?
Hatice Kaçmaz davasında katil, aşırı sevgiden öldürdü diye, cezasında indirim aldı. Bunu hangi vicdan kaldırabilir?
Hükümetten biri, çıkıp da demedi ki, "Hükümetimiz kurulur kurulmaz, bu işe el atacağız. Artık olmadık nedenlerle, cezalarda indirime gidilmeyecek". Yasa mı, kanun mu, ne ise yapın artık. Ben ülkemde bir daha, böyle kahredici bir haber duymak istemiyorum.
Şimdi her olayda böyle indirimler yapılırsa, kadın cinayetlerinin önüne nasıl geçilecek, söyler misiniz? Böyle bir suçu işleyenin, bir daha dışarıyı görmemesi gerekir. Görmeyecek ki, herkes ibret alsın.
Zaten, ilk savcı müebbet istemiş. Ama dava müebbetten, aşırı sevgiden bıçaklamaya kadar gelmiş. Verilen bu karar, toplum vicdanını yaralamıştır. Hukuka olan güveni sarsmiştir.
Hatice Kaçmaz gibi, başında manyak olan, kim bilir kaç kadın vardır. Şimdi bu karardan sonra, o kadınların, nasıl bir psikolojiye girdiklerini düşünsenize.
Bir de, o kadınlara musallat olan manyakları düşünün. Bu karardan sonra, kim bilir, nasıl daha da cesaretlenmişlerdir.
Blog linki : yasamdanyazilar.blogspot.com
15 Kasım 2015 Pazar
Böyle hukuk mu olur?
4 Kasım 2015 Çarşamba
% 49, nefreti bitirir mi?
Ak Parti, % 49 aldı diye, bütün sorunlar bitecek mi? Yok. Yine bazilari, Ak Parti'ye oy atanlar için, "Koyun" diyecekler. Ak Parti'liler de buna karşılık, " Koyun dediniz, koyduk" diyecek. Yani, değişen hiç bir şey olmadı. Olmayacak.
Aradaki nefret bitmedikten sonra, hiç bir şey değişmez. E, nefret de bugünden yarina geçebilecek bir duygu değil. Zaten kimsenin de, nefreti sonlandırma gibi bir düşüncesi de yok.
Alınan % 49, nefreti bitirmeyecek evet. Peki neyi bitirecek? Belirsizliği bitirecek. Kim kimle koalisyon yapacak sorusunu bitirdi. E ekonomi kötüye gidecekti. Çalkantılı bir dönem olacaktı yani. Şimdi bunların önüne geçilmiş oldu.
Ülke, Ak Parti'yi sevenler ve Ak Parti'yi sevmeyenler olarak, ikiye ayrılmış durumda. Aslında ayrimin adı bu değil. Ayrimin adı: Erdoğan'ı sevenler ve Erdoğan'dan nefret edenler. Yoksa, Erdoğan'dan nefret edenler arasında bir anket yapılsa, "Aynı şekilde, Davutoğlu'dan da nefret ediyoruz" diyeceklerini sanmıyorum.
Alınan bu % 49, ekonomiyi kurtardı. Ama, ya bu nefret ortamı ne olacak? Her iki taraftandan da, hakaretler devam eder. Her iki taraf da, birbirinin yanlış yapmasını bekler. Yanlışı yakalayınca da, en ağır hakaretlere başvurur. Sonra Cumhurbaşkanı dava açar. Ötekiler, "Basın özgürlüğü" diye bağırır. Berikiler, "Cumhurbaşkanına hakaret edilemez" der. Bu böyle devam eder, durur.
Blog linki : yasamdanyazilar.blogspot.com