Romanlarda,
hikayelerde ya da herhangi bir yazıda, güzel kurulmuş cümleler gördüğümde
onları not ederim. Onları ara sıra yeniden okumak için. Hem zevkli okumalar
için, hem de daha iyi yazabilmek için. Romanda ya da hikayede en önemli şey,
tasvir etmek. Neyi anlatıyorsanız, onu çok iyi nakledebilmek okuyucuya. Sanki bir
filmi izlermiş hissi yaratmak, satırlarınızla. Bunu en iyi şekilde büyük
yazarlar yapabilirler. O yüzden büyük yazar oluyorlar ya. Bazen bazı olayları,
durumları ifade etmekte zorlanırım. Kitap okuma eksikliği ve bunun sonucunda
kelime hazinemin yetersiz olmasından kaynaklanıyor bu durum. Bu nedenle bir şeyi
çok iyi tasvir etmiş cümleler görünce, onları not ederim.
YENİ TAŞINILAN EVİ TASVİR ETMEK
Not etmenin tam
bir alışkanlık haline geldiğini söyleyemem. Ama bu alışkanlığı kazanmaya
çalışıyorum. Not ettiğim bu tasvirlerden birkaç örnek vermek istiyorum size. Cevdet
Bey ve Oğulları kitabından bir örnekle başlayayım. Aile yeni bir eve
taşınmıştır. İşte o yeni ev, Orhan Pamuk tarafından nasıl tasvir edilmiş bir
bakın: “Ön bahçede kestane ve ıhlamur ağaçları vardı. Üst katın pencereleri soğuğa
rağmen açılmıştı. Yan balkonun korkuluğuna beyaz bir kumaş bağlanmıştı: Bu
sakaya su için verilen işaretti. Bacadan ince ve mavi bir duman çıkıyor,
rüzgarda hemen dağılıyordu. Arka bahçenin çıplak ağaçları sallanıyordu. Yan duvarın
dibinde bir kedi yürüyordu”. Bu satırları okuyunca, zihnimde bir fotoğraf
canlandı benim. Ya sizin?
YAZAR OLMAYA ÇALIŞAN BİRİNİ
ANLATMAK
Yine Cevdet Bey
ve Oğulları romanından devam edelim isterseniz, örnek vermeye. Şimdi vereceğim
örnek, bizim gibi yazar olmak isteyen, Cevdet Bey’in oğlu Refik’ten. Refik, babadan
kalma mesleği yapmak istemez. Yazar olmak istemektedir. Hikaye toplayabilmek
için de, çok konuşkan bir karakter olmamasına rağmen, etrafındakilerle
konuşmaya çalışır. Bir yazarın, halka değmesi gerektiğine inanır. Karşılaştığı insanlarla,
bu inancı çerçevesinde muhabbet etmeye çalışır. İşte Orhan Pamuk, bunu anlatır.
“Refik bu sefer yaptığı programa uygun bir biçimde, halkla yakınlıklar kurması,
yeni şeyler öğrenmesi gerektiğini düşünerek: ‘İşler nasıl usta?’ dedi. Ben kaç
cümle ile olayı anlatmaya çalıştım. Ama bakın, Orhan Pamuk, ne kadar da kısa ve
öz bir şekilde anlatmış. Peki sizler,
hoşunuza giden cümleleri, sözleri not eder misiniz?
Foto kaynak:Pixabay.com
Blog linki:yasamdanyazilar.blogspot.com