Refika Birgül, YouTuber mı olmuş? Refika’nın Mutfağı ile tanınır kendisi. En azından ben öyle tanıyorum. Az önce denk geldim YouTube’da. Kılık değiştirip sokak pilavcısı olmuş. Güzel fikirmiş, beğendim. Herkesin yolu bir şekilde YouTube’a düşüyor işte. Televizyonda yemek programları yapıyordu. Sonra hiç denk gelmez olmuştum. Hala devam etmesi güzel. İlk fırsatta izleyeceğim videosunu.
29 Kasım 2024 Cuma
Murat Kekilli, Linç Et programında...
Murat
Kekilli, Eser Yenenler’in Linç Et programına konuk olmuş. Bu Akşam Ölürüm
şarkısı ile efsane olmuştu. O zamanlar ne patlamıştı o şarkı. Konser vermeye,
şarkı söylemeye devam ediyormuş. Ama kendi halinde. Belki de en iyisi budur.
Herkesten uzak, sadece işine odaklanmak. Adını ilk defa duyanınız varsa şarkılarını
dinlemenizi öneririm millet.
Hedef stresi, kardan kadın ve kış hafta sonu...
İstanbul Hatırası kitabını heyecan dolu bir yerde bıraktım. Daha devam etsem akacak gidecek kitap. Bilerek durdum ve okumayı bıraktım. Bu heyecanı son bir iki gün daha yaşamak istiyorum. Eğer kendime bir hedef koyarsam strese giriyorum. Ama o şeyi, hedef listemden çıkarırsam kendimi daha iyi hissediyorum. Üzerimde bir baskı olmuyor. Yine bir hafta sonu geldi ve çaldı kapımızı. Şimdiden planlarınızı yapın. Eğer kar olursa, kar topu falan oynayın ve kardan adam yapın. Niye kardan adam demişler? Niye kardan kadın dememişler? Aklımda deli sorular. Ya da alın çayınızı ya da kahvenizi, kitap okuyun. Ya da bir film izleyin. Kış aylarının hafta sonu en güzel böyle değerlendirilir.
27 Kasım 2024 Çarşamba
Kaliteli dizi yapmak için olması gereken iki şey...
Yüz kere söyledik ama dinlemiyorlar. Bizim dizilerimiz iki sezondan fazla yayınlanınca saçmalıyorlar. Bir arkadaşım, Kızılcık Şerbeti’ni geçen sene izlediğini ama bu sene iyice saçmaladıkları için artık izlemeyi bıraktığını söyledi. Para hırsı, hazır tutmuş dizi, sündürdükçe sündürelim düşüncesinin eseri hep bunlar. Dizilerimiz çok daha kaliteli olabilir. Bunun farkında değiller. Dizileri iki sezonla sınırlayıp, bölümleri de bir saate düşürün olup bitsin. Bakın o zaman ne kaliteli işler çıkar. Çok dizi yapılır ama olsun. Kalite artar kalite. Televizyonlar, Netflix ile yarışır hale gelir. En azından nicelik olarak. Tabi kalitede peşinden gelecek. Söylediklerim hayal değil mi? Kendimiz yazıp, kendimiz okuyacağız yine. Ulan nerden girdim dizi yazısına. Hiç de aklımda yoktu oysaki.
26 Kasım 2024 Salı
Tatil yağıyor, Masumiyet Müzesi ve biten salı günü...
Günlerden salı. Bir çalışma gününü daha geride bıraktık. Gel hafta sonu gel. Star’da, Neşeli Günler vardı biraz onu izledim. Her zaman ki gibi izlettiriyor kendini. İnstagram’da Masumiyet Müzesi kitabının yorumuna denk geldim bir tane hesabın. Yerden yere vurmuş kitabı. Söylediklerinde haklılık payı var. Ben yarıda bırakmıştım ama dediklerinden dolayı değil sıkılmıştım. Şimdi de dizisi yapılıyor. Bakalım o nasıl olacak? Kim Milyoner Olmak İster’e katılacaksan Osmanlı padişahlarını ve Amerika başkanlarını baştan sona bileceksin. KPSS, YGS gibi. İlla buralardan soru çıkıyor. Bayadır hiç şiir okumuyorum dostlar. Bir şeyi bırakınca da tam bırakıyorum ya. Dün burada okullar tatildi. Aklıma geldi hemen. Lisede kar yağmaya başlayınca, “Tatil yağıyor” derdik ve tatil de olurdu. Hey gidi günler hey.
Oya Aydoğan, Neşeli Günler hakkında ilk defa duyacağınız bir bilgi...
Günlerden salı. Bir çalışma gününü daha geride bıraktık. Hafta sonuna son üç. Star’da, Neşeli Günler vardı biraz onu izledim. Her zaman ki gibi izlettiriyor kendini. Babam, Oya Aydoğan’ı göstererek, “İlk filmiymiş” dedi. “Hadi be” dedim. Çoktan ün yapmıştır da o yüzden bu filmde oynamıştır diye düşünüyordum. Meğer öyle değilmiş. Google’da biraz araştırma yaptım. Her sitede aynı şeyleri yazıyor. Kopyala yapıştır yapmışlar birbirlerinden. Neyse gelelim öğrendiklerime: Neşeli Günler, Oya Aydoğan’ın oynadığı ikinci filmmiş. Evet, yanlış okumadınız. Kariyerinin ikinci filmi daha. İlk filmi ise yine bir efsane, Cüneyt Arkın ile oynamış. Deli Şahin filminde. Kariyerinin başında Neşeli Günler gibi efsane bir film ile sinema dünyasına adım atmış yani.
25 Kasım 2024 Pazartesi
Nostalji, İngilizce öğrenmek ve birkaç not...
Haftaya yoğun bir başlangıç yaptık. Bu ülkede her şey niye yoğun? İş yoğun, eğlence yoğun, yemek yoğun. Her yerde sıra, her yerde bekleme. Öyle böyle bir pazartesi gününü daha geride bıraktık. Şimdi sıra geldi salıya. Bizimkiler kanal D’de, Uzak Şehir dizisini izliyorlar. Yine konaklı monaklı bir dizi. Bugün okullar tatildi burada. Öğrenci olup yatmak vardı bugün. YouTube’da, Kral TV’nin 1995 yaz ayındaki top 20 sıralamasına denk geldim. Onu izledim. Biraz nostalji yaptım. Bir numarada Tarkan varmış. Dön Bebeğim şarkısı ile. İngilizce öğrenmede yaptığımız yanlışlardan biri de: İngilizceyi ana dilimiz gibi konuşmaya çalışmakmış. YouTube’da bir videoda denk geldim buna. Evet, olabilir. Çok mantıklı.
24 Kasım 2024 Pazar
Kartal Tibet'in, yönetmen olarak çektiği ilk film...
Kim Milyoner Olmak İster’de, Kartal Tibet’in yönetmen olarak çektiği ilk filmi sordular. Şıklara gelirsek: Tosun Paşa, Hababam Sınıfı, Selvi Boylum Al Yazmalım ve Eşkıya filmleri vardı. Hababam Sınıfı’nı Ertem Eğilmez çekmişti. Eşkıya’yı Yavuz Turgul, Selvi Boylum Al Yazmalım’ı bilmiyordum. Ama Kartal Tibet’in çekeceği tarzda bir film değildi. Sonradan baktım Atıf Yılmaz yönetmiş. Geriye kalıyordu Tosun Paşa. Zaten neredeyse tüm Kemal Sunal filmlerini Kartal Tibet çekmiş. Sonradan fark ettim ben de. Siz de bir dikkat edin isterseniz. Evet, Kartal Tibet, yönetmenlik hayatına Tosun Paşa gibi efsane bir film ile başlamış. Ben pek sevmem ama. Diğer Kemal Sunal filmleri gibi tekrar tekrar izlediğim bir film olmadı hiç.
23 Kasım 2024 Cumartesi
Alper Rende, kabilede yaşayan adamları insan içine sokmuş. Bakın ne demişler?
Alper Rende, kabile olarak yaşayan adamları almış merkeze götürmüş. İnsanların içine sokmuş. Korkmuş adamlar. Bizim dünyamızı pek doğru bulmamışlar. “Çok kirlenmişsiniz. Şehir insanları siz yolunu kaybetmişsiniz” demişler Alper’e. Kızılderililerin bir sözünü okuyormuşum gibi hissettim kendimi. Düzce merkezde kar yağmaya başlamış. Biz ilçesindeyiz ama daha buraya uğramadı. Ama burada da kar havası var. Kardeşim marketten kefir almış. Herhalde sadeydi. Hiç tadı tuzu yoktu. Beğenmedim. Bir şeyi 21 gün yapan artık o şeyi alışkanlık haline getirir diye bir efsane var. Efsane diyorum çünkü inanmıyorum. Siz ne diyorsunuz bu konuda? Tuna Tavus diye bir YouTuber var. Daha bugün denk geldim. Adamın işi gücü yemek yemek. Her videoda, senin benim yiyemeyeceğim kadar yemekler yiyor. Bir de öyle iştahlı yiyor ki. Zevk alıyor yemek yerken.
Dünyanın %2'sine benzemek için deli gibi çalışmak...
Dışarda yağmur ve fırtına var. İstanbul’da da bazı yerlere kar yağmış. Halbuki hava dün böyle miydi? Yazdan kalma bir gün gibiydi. Sözcü TV’de, Simge Fıstıkoğlu’nun konuğu Canan Karatay’dı. Biraz onu izledik. Yeni kitabı çıkmış Panzehir adında. Kısa sürede çok satanlara girer yine. Dubai çikolatası fırtınası dindi herhalde ne dersiniz? Alper Rende, Eser Yenenler’in, Linç Et programına katılmış. Yarısını izledim. Baya eğlenceli olmuş. İlk fırsatta tamamını izleyeceğim. Öneririm. Yekta Kopan’ın, YouTube’da bir açıklamasına denk geldim. Dünyanın %2’sine benzemek için deli gibi çalıştığımızdan bahsetmiş. Olaya bu açıdan bakıldığını hiç görmemiştim. O kadar doğru ki. Hepimiz birer Elon Musk, Bill Gates, Mark Zuckerberg olmaya çalışıyoruz. Daha doğrusu aklımızı bununla bozuyoruz.
22 Kasım 2024 Cuma
Warren Buffett, kitap okumak hakkında ne diyor?
Dünyanın en büyük yatırımcılarından bir tanesi olan Warren Buffett, bir röportajında kitap okumak ile ilgili şöyle diyor: Ben kitapları yalnızca bilgili olmak için değil, bilgi işlem gücümü arttırmak için de okuyorum. Kitap okumak ile ilgili daha önce böyle bir açıklamaya denk gelmemiştim. İzlediğim YouTube videosunda, videoyu hazırlayan kişi, Buffett’ın bu açıklamasıyla ilgili: Bu insanların kitap okuması, onların sadece bilgili olmasını sağlamıyor. Artık bilgiye çok kolay ulaşabiliyoruz. Çok okumak onların bilgi işlem gücünü arttırıyor. Karar verme sürecini hızlandırarak, daha doğru kararları, daha hızlı verebilmelerini sağlıyor. Demek ki kitap okumak, sadece kitap okumak değil. Altında bize kazandırdığı çok şeyler var. Bunları herkese anlatmak lazım. Bu arada izlediğim YouTube videosunun linki: https://www.youtube.com/watch?v=B6QhanqcgBc
Deniz Zeyrek, Nefes gazetesinde...
Deniz Zeyrek yakında yayın hayatına başlayacak olan Nefes gazetesinde yazılarını yazacakmış. Yeni bir gazete, yeni bir heyecan demek her zaman. Ama internetin alıp gittiği bu ortamda hayata tutunabilir mi? Bilinmez. Göreceğiz. Bu arada Radikal gazetesi kurulurken ordaymış Deniz Zeyrek. Şimdi Nefes gazetesinin kurulumunda da görev alıyormuş. Bu nedenle çok heyecanlı olduğunu söyledi. Açıklamayı, Now’da, İlker Karagöz ile Çalar Saat programında yaptı. Acaba bu gazetenin Now ile bir ilişkisi var mı? Buna dair bir şey söylemedi her ikisi de. Ama olursa da yakında öğreniriz. Eskiden yeni çıkan gazeteleri hemen alırdım, merak ederdim. Bu gazete de çıksın da hemen alayım. Bakalım nasıl bir gazete olacak?
17 Kasım 2024 Pazar
Annem Ankara dizisinin Öyle Bir Geçer Zaman Ki dizisi ile olan benzerliği...
Annem Ankara dizisinin yeni fragmanını gördüm. Öyle Bir Geçer Zaman Ki dizisindeki küçük Osman gibi bir çocuk var. Aynı onun gibi yaşananları anlatıyor. Annesinin nasıl hayata tutunduğunu. Bu tip diziler genelde tutar. Bekleyip görelim.
AHH
KEREM AHH…
Galler
maçında Kerem Aktürkoğlu penaltıyı kaçırdı. Ben zaten topun başına gelirken
biliyordum kaçıracağını. Orkun ya da Yunus atsaydı keşke.
YILBAŞI
HEYECANI ŞİMDİDEN BAŞLADI…
Yılbaşına
daha 1 ay 15 gün var. Ama daha şimdiden markalar yılbaşı için ürünlerini piyasaya
çıkarmaya başlamışlar. Mağazalar süsleme falan yapmışlar. Güzelliklerle gel
yeni yıl. Sadece yeni yıl demeyelim. Hedefimizi açık ve net söyleyelim. Kişisel
gelişimciler öyle diyor ya. Güzelliklerle gel 2025.
Nefret edilen bir kişiye dönüşen Acun...
*Ahh Acun ahh! Sana Fenerbahçe yöneticisi olma dedik. Tüm takım taraftarları tarafından seviliyorsun. Bak bu çok değerli bir şey. Bunu kaybetme dedik. Bak ne oldu şimdi? Nefret duyulan birine dönmeye başladın.
*Soğuk
ve biraz da yağmurlu bir pazar gününden yazıyorum. Keşke pazar gününden
sıkılana kadar pazar gününde kalsam. Tamam artık sıkıldım, çalışmak istiyorum, pazartesiye
geçebiliriz desem.
*Bir
yapımcı da cesaret edip bir aile dizisi ya da komedi dizisi çekse ya. Bıktık
artık konaklı dizilerden.
*Bu
konaklı dizilerde de evin hizmetçi tayfası hep dedikoducu oluyor. Mutfak, ateş
alıyor dedikodudan.
*Bir
Gece Masalı’nda oynayan Burak Deniz ile Galatasaraylı futbolcu Barış Alper
Yılmaz birbirine benzemiyor mu?
*Elon
Musk’ın bir gününü anlattığı bir vlog bekliyorum kendisinden. Gündem olmak için
her fırsatı değerlendiren Musk, bugüne kadar bunu nasıl yapmadı hayret.
*Apple’dan
beklentim: Artık İphone’lara yeni özellik eklemesi değil. Adam gibi bir batarya
yapması. Bir telefonun şarjının en az bir gün gitmesi. Artık bunu da yapın.
*Popüler
olmuş dizilerin ilk bölümlerini izlesem diyorum. Beğenmediğim diziler olsa
bile. Sadece bilgim olsun diye. Genel kültür açısından. Boşuna zaman kaybı mı
olur sizce?
*Güldür
Güldür Show, Gelecekten Günümüze 6 adlı skeci ile yine hükümete dokundurmuş. 400
bin dolara vatandaşlık satılması içimi acıtıyor resmen. Kanla aldığını parayla
ver. Ne denir ki?
16 Kasım 2024 Cumartesi
Yusuf Güney uzaylıları görmüş, onlarla konuşmaya çalışmış ama...
Evet, yine bir Yusuf Güney gündemi ile karşınızdayız. Yine bir yerlerde konuşmuş. Orkun Işıtmak ile herhalde. Her açıklamasında çıtayı biraz daha yükseğe koyuyor. Bu sefer ki açıklamasında uzaylıları gördüğünü, konuşmak istediğini ama uzaylıların kendisini takmadığını, cevap vermeden gittiklerini söylemiş. Anladık ki bu uzaylılar da kibir var. İnsan bir cevap verir. Bir arkadaşımla bunun üzerine konuşuyorduk, “Uzaylı görsen konuşmaya çalışır mısın?” diye sordum, “Yok, yüz vermem. Ben yüz vermeyince onlar konuşur zaten” dedi. Uzaylılara trip yani.
*Hedeflere
ulaşmak için her gün bir şeyler yapmak da yoruyor gibi sanki. Hedeflere de bir
hafta sonu arası vermek iyi olmaz mı sizce de?
*Emrah
Safa Gürkan, İsmail Coşkun ile Ziya Gökalp’i konuşmuş. Çok güzel bir programdı.
Öneririm.
*Nefret
ettiğim insan tiplerinden biri: Parayı bulunca yanındakileri yarı yolda
bırakan, eşinden ayrılan, yani sapıtan insanlar.
*Evdekiler,
“Bundan sonra sakın Dubai çikolatası yemeyin. Zehirmiş o çiklolata” diyorlar.
Evet, doğru zehir. Peki sorarım size: Bugün paketlenmiş bir ürün olup da zehir
olmayan ne var?
*Sosyal
medyada çok paylaşılan bir kadın vardı dün. 101 yaşındaymış. Uzun yaşamanın
sırrını, bira içmek ve evlenmemek olarak açıklamış. Evlenmemenin gerçekten uzun
yaşamaya bu kadar etkisi var mı ki?
*Her
ailede bir miras kavgası olur mu ya. Biz Türklerin, ailecek en çok anlaşmazlığa
düştükleri konu bu olsa gerek.
15 Kasım 2024 Cuma
Dinlenmenin zevkine varmak için önce çalışman lazım...
*İnstagram’da bir söze denk geldim. “Dinlenmek, çalışırsan güzeldir” diyordu. Aynen öyle. Dinlenmenin tadını alabilmek için bile emek lazım yani.
*Star’da,
Sahipsizler adında bir dizi başlamış. Kardeşlerim dizisinin benzeri.
Kardeşlerim dizisinden sonra biz de reyting yapabilir miyiz umuduyla yapılmış
bir dizi. İlk bölümü reytinglerde çok kötüymüş. Yani birkaç bölüm sonra topu
atacak.
*Her
Çarşamba Eser Yenenler’in sunduğu İtiraf Et programının yen bölümü
yayınlanıyor. Bu haftaki yeni bölümü izlemek içimden gelmedi. Galiba sıkıldım.
Çok çabuk sıkılma kapasitesine sahibim evet.
*Tahminlere
göre 2030 yılında su sıkıntısı başlayacakmış. Susuzlukla nasıl mücadele edilir
ki? Temizlik, içmek, hayat su.
*Geçen
akşam film izlemek istedim. İki saat hangi filmi izleyeyim diye araştırma
yaptım. Sonunda film falan izlemedim.
*Bir
arkadaş sordu. “İstanbul Hatırası kitabını bitirdin mi?” diye. “Daha dur. Üç gün
oldu başlayalı. 600 sayfalık kitap hemen biter mi? En az bir ayda biter” dedim.
*Eskiden
gazeteler hafta sonları kitap ekleri verirlerdi. Hala kitap eki veren gazeteler
var mı acaba?
*İstanbul
Hatırası kitabını bitirdikten sonra üzerine konuşmak isterim. Daha önce okumuş
olan ya da şu aralar benim gibi okuyanlar varsa kitap bitince konuşmak isterim.
*Hedef
koymak iyi güzel de. Hedefe ulaşınca ne olacak peki? Her şey bitmiş mi olacak? Hedefe
ulaşmayı düşünüyoruz hep. Hedefe ulaşınca ne yapacağını düşünen var mı peki?
14 Kasım 2024 Perşembe
Ölünce biz de iyi adam oluruz...
*Bugün 14 Kasım. Orhan Veli’nin ölüm yıldönümüymüş. İnstagram’da Orhan Veli’nin bir sözüne denk geldim. “Ölünce biz de iyi adam oluruz” diye. O kadar doğru ki. TRT Haber’in İnstagram hesabı da Orhan Veli ile ilgili haber yapmış. Eğer Orhan Veli bugün yaşamış olsaydı onunla ilgili hiç haber yapmazdı. Çünkü Orhan Veli’nin hayata bakışı şu anki siyasi iklimle uyuşmuyor. Ama ne oldu? Orhan Veli öldüğü için iyi adam oldu.
*Elon
Musk, Trump’ı destekliyor. Bunun sonu bakan olmak demiştik. Öyle de olmuş. Hükümet
Verimliliği Bakanı olmuş. Bakalım Elon nasıl bir bakan olacak?
*Türkiye’nin
IQ ortalaması 1,5 puan düşmüş. Az bile düşmüş. Ortam böyleyken yerlerde de
olmuş olsa kimse şaşırmazdı.
*Trump
da yan çizmeye başlamış. Yasa gereği bir daha başkan olamıyor. Ama halk isterse
bir şeyler yapılabilir şeklinde bir şeyler gevelemiş. Bu tip adamlar böyledir
işte. Yasaları bir şekilde delmenin peşine düşerler. Ondan sonra gelsin
diktatörlük.
*Arkadaşım,
şekersiz çay içiyor. Ben bir türlü şekeri bırakamadım. Bir şeker de olsa
atıyorum. Günde 8-10 bardak çay içiyormuş arkadaşım. “Su içmiyorum, çay
içiyorum” diyor. “Çay beni çok susatıyor” dedim. “Şekerli içtiğin için. Beni
hiç susatmıyor” dedi o da.
*Kimseye
söyleyemeyeceğiniz ve blogda da yazamayacağınız şeyleri, kendiniz bir deftere
yazar mısınız? Ben bir kere yazdım galiba. Uzun yıllar önce. Tekrar yazma
zamanım gelmiş demek ki?
*Ahmet
Ümit’in, İstanbul Hatırası kitabını
kütüphaneden aldım. Başladım okumaya. Daha önce de yazmıştım bunu. 600 sayfalık,
kalın, tuğla gibi bir kitap. Eğer kendim alsaydım 288 lira vermem gerekirmiş.
Fiyatlara baktım kitap sitelerinden. Neyse ki kütüphaneler var.
*Kanal
D’de, Annem Ankara diye bir dizi başlayacakmış. Bu nasıl bir dizi ismidir
arkadaş?
13 Kasım 2024 Çarşamba
İstanbul Hatırası hiç hesapta yoktu...
*Hiç hesapta yokken Ahmet Ümit’in, İstanbul Hatırası kitabına başladım. Aslında başka bir kitaba başlayacaktım. Ama bugün kütüphaneye gittiğimde gördüm ve hemen aldım. İşte şimdi de okumaya başladım.
*Çok
Güzel Hareketler Bunlar’da, Gürhan Altundaşar bıyığını kestirmiş. Devamlı
bıyıklı görmeye alıştığımız için bıyıksız hali bir garip geldi.
*Gürhan
Altundaşar’ın bıyıksız halini Çok Güzel Hareket Bunlar 2’de, Toksik Aile
skecinde gördüm. Bu skeci beğendim, komikti. İzlemenizi öneririm.
*YouTuber
Alper Rende, dünyanın en büyük hapishanesi Cecot’a gitmiş. Biraz izledim ama
beni sarmadı. Belki sizin hoşunuza gidebilir.
*Melike
Şahin’den pek hoşlanmıyorum ama Nasır şarkısı gerçekten güzel. Dinlemenizi
öneririm.
*Sosyal
medyada yeni bir akım başladı. Yeni yılın girmesine ya da bu yılın bitmesine
kaç gün kaldı haberleri yapmak. Daha bugün gördüm. Hatta İnstagram’da da
paylaştım. 2024 yılının bitmesine 50 gün kalmış.
*Çalışma
saatleri çok yüksek. Benim bir hayalim var: Çalışma saatleri ülke genelinde 8
saat olsun. Gece vardiyası da olmasın. Geri kalan zamanda insanlar hayatlarını
yaşasın. İşi değil, yaşamı önceleyelim yani.
*Düzce’nin
ilk açılan avm’si olan Krem Park’da iki tane kitapçı vardı. Biri kapandı. Beyaz
Kitabevi diye bir kitapçıydı. İşte o kapandı. Şimdi sadece D&R kaldı.
Arkadaşım, “Adamlar marka. Bunlar devam eder” dedi. Umarım devam ederler. Kitapçılar
kapanmasın.
*İnsanlık,
uzayın gizemini çözebilecek mi acaba? Biz görebilir miyiz o günleri?
12 Kasım 2024 Salı
Okunmasa blog falan yazmazsınız...
*Blog yazarları olarak kendimizle yüzleşme vakti gelmedi mi? Okunmasa da yazarım gibi cümlelerin içi boş arkadaşlar. Okunmasa yazmazsınız. İnsan okunmak ister. Bloğunuzun okunması için uğraşmayın o zaman. Yazılarınızı sosyal medyada paylaşmayın mesela.
*Çok
Güzel Hareketler Bunlar 2’den birkaç skeç izledim. Çok kötüydü. Yarıda
kapattım.
*Murat
Soner, Kalpazan dizisini yorumlamış. Toplumun içinde olduğu durumu yansıtan bir
dizi olduğunu söylemiş. Doğru. Toplum neyse yapılan dizi de onu yansıtıyor.
*YouTube’da
parayı kıran kırdı. Bu saatten sonra YouTube’ta kanal açıp para kazanmayı
beklemek çok mu safça olur?
*Vatan’da,
12 ay taksik imkanı gördüm telefonlar için. Heyecanlandım. Ama 12 bin altı
telefonlar içinmiş. Hayallerim suya düştü. İphone 14 zaten 45 bin lira. Ne
yapayım 12 bin lirayı?
*Daha
önce Atatürk’ü hiç sevmeyen arkadaşlarım artık onu anlamaya başladılar. Hala
sevmeseler bile.
*Millet
olarak kendimizden hep şikayet eder dururuz. Ben de şikayet ediyorum. Ama artık
sıkıldım. Tamam, böyleyiz. Peki çözümümüz ne?
*Tümer
Metin demiş herhalde tam hatırlamıyorum şimdi kimdi. Fenerbahçe’nin sorunu
Galatasaray diye. Fenerbahçe’nin tek amacının Galatasaray’ın başarısız olması
için uğraşmak olduğunu söylemiş. Bir Galatasaraylı olarak katılıyorum.
*Futbol
yorumcusu Önder Özen, “Tamam, Atatürk’ü anıyoruz. Peki onu hiç okuyor muyuz?”
demiş. Çok doğru söylemiş. Onu anlamak için okumak lazım.
*Kişisel
gelişim kurallarının bir numaralı kuralı galiba bu: Kendinizi kabul edin.
*Çizgi
film izlemek rahatlatıyor beni. Dünyanın çıkarcı insanlarından uzak bir dünya.
Çocukların saf dünyası.
9 Kasım 2024 Cumartesi
Eser Yenenler, Çaycı Hüseyin'i herkesten önce tanıyormuş meğer...
Eser Yenenler’in, İtiraf Et programına izleyici olarak Çaycı Hüseyin yani gerçek ismiyle Alpaslan Özmol konuk oldu. Programın başında Eser, kendisine mikrofon uzattı. Biraz konuştular. İşte o konuşmada şunu öğrendik: Eser meğerse Alpaslan Özmol’u, Çaycı Hüseyin rolünden çok daha önce tanıyormuş. Bursa’da tiyatro oyunlarında rol alıyormuş Alpaslan Özmol. İşte o tiyatro oyunlarından tanıyormuş Eser. Yani adam bir anda öyle yerden bitmemiş. Adam zaten bu işi yapıyormuş. Nedense ben de sanki oyunculuk hayatı Çocuklar Duymasın ile başlamış gibi düşünüyordum. Meğer işin aslı öyle değilmiş. Program başındaki sohbetlerine bakarsak kendisinden pek hoşlanmadım. Espri yapmaya çalışıyor ama yapamıyor. Espri yapacağım diye kendini zorlamana gerek yok be abi. Doğal ol.
8 Kasım 2024 Cuma
Amerika'da bir laboratuvardan kaçan 40 maymun...
Amerika’da bir laboratuvardan 40 tane deney maymunu kaçmış- Hep böyle şeyler de Amerika’da olur zaten- Ormana doğru yardırmış hayvanlar. Kaçan maymunları bulma çalışmaları başlatılmış. Hayvanlar topluca isyan mı ettiler? O kadar hayvan bir anda nasıl kaçıyor? Aga bu nedir? Maymunlar Cehennemi filmi mi çekiyoruz burada? Bir tane arkadaş da, “Al sana yeni salgın” dedi. Korona için de laboratuvardan kaçtığı iddia edilmişti. Sonra yarasa çorbası falan dediler. Aslına bakarsanız hala neden ortaya çıktığı belli değil. Daha önce filmleri çekilen şeyleri gerçek hayatta da mı uygulamaya çalışıyorlar? Acaba bu gibi çekilen filmler, gelecekte başımıza gelecek felaketleri önceden bize haber veriyor da biz farkında mı değiliz?
7 Kasım 2024 Perşembe
Elon Musk yine paraya para dememiş...
Elon Musk, Trump için seçim döneminde 119 milyon dolar para harcamış. Babasının hayrına harcama herhalde bu kadar parayı. Ne çıkarı var ki? Bilen varsa yorumlara yazsın yoksa ebediyen sussun. Neyse ilerleyen günlerde çıkar kokusu. Asıl konumuza gelelim: Trump seçimi kazanınca Elon Musk’ın sahibi olduğu Tesla şirketinin hisseleri 13 milyar dolar değer kazanmış. Trump için harcadığı paranın 100 katından fazlasını kazanmış yani. Yine dört ayak üstüne düştün Musk. Kedi gibi adamsın. Para parayı çeker derler ya. Elon, parayı çekiyor. Ama sevdiğim yanı şu: Kazandığı parayı yine işine yatırıyor. Kenara koyup istifleme derdi yok. Bilmem kaç tane ev alayım da onları kiraya vereyim de oradan gelen parayla yaşar giderim derdi yok.
6 Kasım 2024 Çarşamba
Donald Trump yeniden başkan...
Trump yeniden ABD Başkanı seçildi. Amerika halkı bir daha seçmez diye düşünüyordum ama yanılmışım. Adam milyarder ama yetmiyor. Adam güç istiyor. Dünyanın en güçlü insanı olmak. Bunun da yolu dünyanın en güçlü devleti olan ABD’ye başkan olmak. Tekrar başkan oldu bakalım. Dünyayı neler bekliyor? Yaşayıp göreceğiz. Beşiktaş evinde Malmö’yü 2-1 yendi. Zaten olması gereken buydu. Bu tip maçlarda puan kaybetmememiz lazım. Artık Semih Kılıçsoy’u da kaleye yakın oynatın. Bu çocuk ancak öyle gol atıyor. Bir gün boyunca hiçbir şey yapmadan vakit geçirmek de bir dinlenme biçimidir. “Bugün film izlemedim, kitap okumadım, kendime bir şey katmadım” derdine düşmeyin diyor kişisel gelişimciler. Bırak, hiçbir şey yapmadan geçsin bir günün.
HABABAM
SINIFI DA OLMASA…
Bu
akşam televizyonda izlenecek bir şey yoktu. Star’da, Hababam Sınıfı Tatilde
varmış. Biz de onu izledik. Yine her zaman ki gibi güldük. Bu bölümde Şaban’ın
aptallığına da tahammül edemiyorum ya. Bir tane arkadaşıma 2025 ajandası gelmiş.
Daha doğrusu sipariş ettiği ajanda eline ulamış ve çok mutlu olmuş. Günlük olarak
kullanacakmış. Diğer bir arkadaşım ise günlük yazmak için vakit bulamadığından
bahsetti. Şampiyonlar Ligi maçlarında nasıl Exxen çöküyorsa ve yayın gidiyorsa
aynısı dün akşam Tabii’de de olmuş. Arkadaş niye doğru dürüst hazırlamıyorsunuz
altyapınızı ya? Ülkemizde işler hep yarım yamalak. İsmi büyük ve bilindik
kurumlarda bile böyle.
5 Kasım 2024 Salı
Elon Musk'tan, "Sandıkları terketmeyin" açıklaması...
Elon Musk biliyorsunuz açık açık Donald Trump’ı destekledi. Hatta desteklemekle de kalmadı. Her gün Trump destekçisi bir kişiye de 1 milyon dolar dağıttı. Sonunda o seçim geldi, çattı. Seçimin ilerleyen saatlerinde sonuçlar açıklandıkça Elon Musk’tan, sandıkları terketmeyin açıklaması gelir mi? Peki ya, öndeyiz açıklaması gelir mi? Aslında daha da iddialı şeyler beklerdim Elon’dan. Trump’ın seçimi kazanması durumunda 5 kişiye uzay seyahati. Hatta şimdiden Mars’a gidecek kişiler arasındaki listeye eklenme. Bunlar iddialı değil ama uçuk kaçık fikirler arasına girer. Bunları duyup oyunu değiştiren olur mu bilinmez. Ama ortalık şenlenirdi. Bir de şey var: Trump seçimi kazanırsa Elon, bakan olacak mı? Düşünsenize: Teknoloji ve Altyapı Bakanı Elon Musk.
4 Kasım 2024 Pazartesi
Kitap okuyanlar dejavuyu böyle yaşıyor olabilirler mi?
Pansiyon Huzur kitabını okumaya başladığımı yazmıştım. Ama adı gibi pansiyonda hiç huzur yok. Garibanlık var, açlık var, fakirlik var. Biraz sarsıcı bir kitap. Show TV’de Kalpazan adında bir dizi var. Adam sahte para basıyor. Bizimkiler izliyorlar diziyi. Adamı zorla sahte para basmaya itmişler. Zorla namussuz yapmışlar yani. Hani Şener Şen’in bir filmi vardı. Namuslu adında. Tıpkı onun gibi. Türkiye’de hiçbir şey değişmiyor. Sadece yıllar değişiyor. Yoksa ekonomik krizler, enflasyon, liyakatsızlık hep aynı. Kısır bir döngü bu. Bunu anı daha önce yaşamıştım deriz ya hani. Dejavu oluruz. İşte o olayı belki de hiç yaşamadık. Belki de kitapta okuduğumuz bir sahneydi o. Beynimiz o sahneyi, gerçek hayatta yaşadığımızı sandı belki de. Olamaz mı?
3 Kasım 2024 Pazar
Bir kitap, bir film ve ortaya karışık bir yazı...
Bir pazar yazısı ile beraberiz millet. Pansiyon Huzur kitabına başladım. Yazarı İrfan Yalçın. İlk defa bu yazarın bir kitabını okuyorum. Şimdilik iyi gibi. Az önce biten maçta deplasmanda Fenerbahçe, Trabzonspor’u 3-2 yenmiş. Dinlediğim yorumcular çok iyi bir maç olduğunu söylüyorlar. Sabah kahvaltıda izleyecek bir şey bulamayacağım ümidiyle kanalları zaplarken 360’da, Kadın Değil Baş Belası filmine denk geldik. Türkan Şoray ve Engin Çağlar başroldeler. Neşeli bir filmdi. Pazar günü için işte böyle filmler konulmalı, içimize karartan filmler değil. İnsan yaşadığı her günden zevk alabilir mi? Ya da almalı mı? Bu her zaman tartışılan bir konu. Arka Sokaklar’ı izledik cuma akşamı. Çok iyi bölümdü.
2 Kasım 2024 Cumartesi
Dubai çikolatasına rakip: Fındık ezmeli Trabzon çikolatası...
Dubai çikolatasına aşırı talep varmış. Üreticiler, çikolata yetiştiremiyormuş millete. Fıstık kalmamış çikolatalara koyacak. Bazıları da fıstık yerine bezelye kullanmaya başlamışlar. Fıstıklı çikolata yerine bezelyeli çikolata yani. Adam bunu gönül rahatlığıyla nasıl koyuyor ki? Yiyen bu çikolatada bir farklılık olduğunu anlamıyor mu? Dubai çikolatası ile ilgili bir başka haber daha: İçi fındık ezmeli Trabzon çikolatası çıkmış. Trabzon’un, çikolatası mı varmış? İlk defa duyuyorum. Dubai çikolatası kadar popüler olmayacak belki ama girişim, girişimdir. Bakarsın tutar, alır yürür. Ebru Baki’nn programında da konuşulmuş bu konu. Bu konunun sosyolojik olarak incelenmesi gerektiğini düşünüyor. “Gerçekten çok mu lezzetli ya da bir boşluğu doldurmaya mı çalışıyoruz? Mutluluk peşinde mi koşuyoruz?” diyor Ebru Baki.
1 Kasım 2024 Cuma
CZN Burak'ı çözemedim...
Eser Yenenler’e, CZN Burak konuk oldu. Biraz izledim. Mütevazi biri mi yoksa kendini beğenmişin teki mi anlayamadım. Ama her ikisinden de biraz var. Biraz mütevazilik, biraz da kendini beğenmişlik. Barbaros Şansal, önüne geleni gömüyor. Sanki kendisi sütten çıkma ak kaşık. Bakalım gün gelip, kim ona gömecek? Çok Güzel Hareketler Bunlar 2 ekibi, bazen o kadar kötü skeçler yazıyorlar ki. Yarısında kapatıyorum. Güldür Güldür’de de Vatandaş Olimpiyatları skecini de beğenmedim. Yarısında onu da kapattım. Fikir güzel aslında ama skeç olmamış. Beyaz Zambaklar Ülkesinde kitabından çok sıkıldım. Bırakma aşamasına geldim. Ama son 50 sayfa. Bu kadar okumuşken de bırakmak istemiyorum. Biraz daha sabır.