*Şort giyen
hemşire vakasında olay iyice arap saçına döndü. Önce serbest bırakmışlar, şimdi
yeniden tutuklamışlar. Olayın mağduru sinir krizi geçirmiş. Evden çıkamıyormuş.
Anlayacağınız rezillik son sürat devam ediyor. Maalesef bu ülkede insan
hayatının, psikolojisinin, yaşadıklarının bir önemi yok.
*Bizim merkeze
yeni sokak lambaları takılmıştı. Belki bunu daha önce yazmışımdır. Geçen gün
akşam ekmek almaktan geliyorum. Baktım. Birisi yanıyor, birisi yanmıyor. Ama kimsenin
umrunda değil. Bu ülkede hiçbir şey, kimsenin umrunda değil.
*Bilgisayarım
bozulmuştu diye yazmıştım ya birkaç gün önce. Bilgisayarcıya götürmeden önce
bilgisayardan anlayan bir arkadaşım vardı. Son kez ona bir danışayım dedim. Telefondan
yönlendirdi beni. Birkaç yere girdim. “Bilgisayarında bir şey yok. Sen tuşpedi
kapatmışssın” dedi. Sonra F tuşlarına baktık teker teker. Tuşpedi açacak tuşu
bulamadık. Kardeşimle oraya buraya basarken bir anda ok ekranda belirdi. Ve benimde
yüzümde de kocaman bir gülümseme. Bilgisayarcıya boşa para vermekten kurtuldum.
Ulan insanın bilgisayardan anlayan bir arkadaşının olması ne güzel. Teşekkürler
kardeşim Bilal.
 |
Aklımdan geçenleri notlarımda topladım |
*Bu magazin
programları da iyice cıvıttılar. Eskiden de bunlar böyleydiler. O zamanlar
izlemeyi bırakmıştım. Ama sonra sonra düzelttiler kendilerini. Hiç yoktan
bazıları. Yine izlemeye başlamıştım. Ama dün izlediğim magazin programları tam
bir faciaydı. Yine saçma sapan, terbiyesizce, daha önce hiç görmediğim, adını
duymadığım kişileri sanatçı diye çıkartma, yetmedi haber yapma. Magazin düzeyi
yerlerde yani.
*Farkında
mısınız? Her milli bayramda Atatürk ile ilgili ilk defa gün yüzüne çıkan
görüntülerden bahsedilir. İnsanlarda büyük bir merakla bakar. Ama bakarsın ki o
görüntüler, hiç de yeni değildir. Daha önce yayınlanmış görüntülerdir. Yahu bu
konu hiç kimsenin dikkatini çekmiyor mu?
*Hatırlar
mısınız? Eskiden Herkül ve Zeyna diye iki tane dizi vardı. Ben ikisini de
severdim ve izlerdim. Bir bölümde ya da bir filmde Herkül ile Zeyna aynı filmde
yer almışlardı. Ve ikisi birbirlerine aşık olmuştu. Bu iki diziyi izlediğim
zamanlarım güzel zamanlardı. Böyle çocukluktan ergenliğe geçiş yaptığım
dönemlerdi galiba. Bu iki dizide Kanal D’de yayınlanırdı. Hatta Bizim Ev diye
de bir dizi daha vardı diye hatırlıyorum. Bir adam, erkek kardeşi ile
çocuklarına bakmaya çalışıyordu. Anneleri sanırım daha önce hayatını
kaybetmişti. Esprili bir diziydi.
*Canan Karatay
hocamız bas bas bağırıyor, “Ekmek yemeyin, ekmek yemeyin” diye. Dün akşamdı
herhalde. Bu sefer de Cnn Türk’teydi. Programda alt başlık olarak, “Ekmek
yemeyin” diye yazıyordu. Bende hemen kesemiyorum. Azar azar bırakmaya
çalışıyorum. Ama fazla bir yol aldığımı söyleyemem.