İnsan, hayatında değişimi ne zaman yapmalı?
Ya da insan değişime ne zaman ihtiyaç duyar? İşler yolunda gitmediğinde tabi. Heyecanı
kalmadığında. Elimi oynatmak istemediğinde. İsteksizlik had safhaya vurduğunda.
Olayı daha da özelleştirelim isterseniz. Peki bir blogda ne zaman değişiklik
yapar bir blogcu? Yazmak bir heyecan işidir. Kendini ifade etme işidir. Kendini
ifade ederek, rahatlama işidir. Eğer bir blogcu artık, yazı girerken bir zorunluluk
duyuyorsa, bence yazı girmesin daha iyi. Kendimi bir alana, edebiyata
sıkıştırarak hata yapmışım. Tabi bunu daha iyi yazmak ve daha fazla kitleye
ulaşmak için yapmıştım. Ama evdeki hesap çarşıya uymadı. Duygularla, mantığım
karşı karşıya geldi. Artık değişim kaçınılmaz olmuştu.
EDEBİYAT BLOĞU OLMAYA KARAR VERMİŞTİM
Blog yazmaya ilk başladığım zamanlarda, “Blogda
ne yazmalı?” sorusu üzerine, çok blog yazısı okudum. Tabi bu okumaları yaparken,
ben bloğumda yazmaya başlamıştım. Kendime bir alan belirlememiştim. Her alanda
yazıyordum. Okuduğum bu yazılarda, herkesin söylediği, vurguladığı şey aynıydı:
“Bir tema belirleyin ve devamlı bu tema üzerine yazın”. Bunu gördükten sonra
artık, ne üzerine yazabileceğimi düşünmeye başlamıştım. Bana yakın gelen
konulardan biri kitaplardı, yazarların hayatlarıydı. Yani kısacası: Edebiyattı.
Kararımı vermiştim. Artık bir edebiyat bloğu olacaktım. Okumalarımı edebiyat
siteleri üzerine yoğunlaştırdım. Oradan edindiğim bilgilerle yazmak hakkında,
okumak hakkında ve yazarlar hakkında yazılar girmeye başladım bloğuma.
ARTIK KİŞİSEL BİR BLOĞUM
İlk zamanlarda- o hevesle tabi- çok iyi
gitti. Ortaya özgün içerikler koymaya başladım. Ama bir zaman sonra, edebiyat
dışında da şeyler yazmak istediğimi farkettim. Yani mutsuz etmişti beni. Ama ben
blog yazmaya başlarken bunu hedeflememiştim. Yazacak ve mutlu olacaktım. Her şeyi
yeniden düşünmeye başladım. Ve yeni bir karar aldım. Beni sadece mutlu edecek
şeyleri yazacaktım. Bu nedenle bloğumu kişişel bir bloğa dönüştürmeye karar
verdim. Bu yazımla beraber, kişisel blog serüvenim başlıyor. Yine edebiyat
hakkında yazmaya devam edeceğim. Ama bu sefer farklı olarak, izlediğim filmleri
de yazacağım. Ve bence en önemlisi de, yaşadıklarımı kaleme alacağım artık. Günlük
hayatta yaşadıklarımı bulacaksınız bloğumda. Ve hayata dair hissettiklerim yer
alacak.
Foto kaynak:Pixabay.com
Blog linki:yasamdanyazilar.blogspot.com
Kişisel e dönmen çok iyi olmuş ilerde daha farklı bir hale de gelebilir blogun :)
YanıtlaSilEyvallah kardeşim :)
SilKişisel blog olması iyi olmuş, blogunuzu takibe aldım. Sevgiler. :)
YanıtlaSilÇok teşekkürler. Ben de sizi takibe alıyorum.
SilTercihlerin, kararların değişmesi revize edilmesi gayet doğal bir alandır. Dinamik bir düşünce sahip olmanızı tebrik ediyorum. Takipteyim devam edin =)
YanıtlaSilBu güzel yorumun için çok teşekkürler kardeşim :)
SilBence çok yerinde bir karar Cem kardeşim.Hayırlısı olsun diyorum.Diğer çalışmalarınız ise çok iyiydi, sizin yapmak istediğinizi düşünmek bile başarıdır.
YanıtlaSilSizin de bu konuda olumlu görüş bildirmeniz benim için çok güzel. Çok teşekkür ederim.
SilAslında her blog, bir kişisel blogur. İstediğini yazabilir, özgürdür değil mi? Yine de bu düşünceniz çok iyi olmuş. Film yazılarınızı da bekliyor olacağım.
YanıtlaSilSenin kadar iyi film yorumları yapamam ama Semih haberin olsun :)
SilYok be abi, ne iyi yorum yapması :)
SilÖyle deme Semih çok takdir ediyorum seni. Yazılarını zevkle okuyorum :)
SilBence de çok güzel bir karar vermişsiniz, bu aynı zamanda benim de değişiklik istediğim bir zamana denk geldiğinden çok yol gösterici bir yazı oldu benim için :) Elinize sağlık :)
YanıtlaSilSize yararı olmasına çok sevindim :) Dilerim sizde gönlünüzden geçen değişimi en kısa sürede gerçekleştirirsiniz :)
Sil