Powered By Blogger

17 Temmuz 2016 Pazar

Millet ile mehmetçiği karşı karşıya geldi...

     Dün gece Tüm Türkiye gibi bende uyumadım. Sabaha kadar pür dikkat televizyonu izledim. Gördüklerime, duyduklarıma inanamıyordum. “Neler oluyor?” diye kaç defa sormuşumdur kendime. İlk köprüler kapandığı haberi geldiğinde, bir terör saldırısı şüphesiyle böyle bir şeyin yapılmış olduğunu düşünüyordum. Ama Twitter’a düşen bir videoda bir askerin, “Darbe oldu” demesiyle şoke uğradım. Ama hala inanamıyordum. Ne zamanki Başbakan Binali Yıldırım, Ntv’ye telefonla bağlanıp, “Bu bir kalkışmadır” dedi, işte o zaman bu acı gerçekle yüzleştim. “Yine mi ülkem yıllarca geriye gidecek” dedim. Twitter’da bir yazar bir paylaşım yapmış, “En kötü siyasi iktidar, darbeden yüz kat iyidir” diye. “Aynen düşündüğüm bu” dedim, o tweeti okuduğumda.

15 Temmuz darbe girişimi
foto kaynak: unsplash.com

NE YÜREK DAĞLAYAN GÖRÜNTÜLERDİ AMA
     Sanırım benim gibi hiç kimse, darbe gibi bir olayı beklemiyordu. Çünkü ortamda darbelik bir durum yoktu. İktidar ile asker arasında bir gerginlik yoktu. Aksine uyumlu bir çalışma vardı. Böyle bir ortamda asker, niye darbe yapsın ki diye düşündüm. Ama ilerleyen dakikalarla beraber olayın aslı anlaşıldı. Bu kalkışma, emir-komuta zinciri altında yapılmamış. Yani Genelkurmay Başkanı’nından başlamak üzere, tüm askeriye tarafından yapılan bir girişim değil. Askerin içinden bir grubun yaptığı bir girişimmiş. Malum paralel yapının. Sonra inanılmaz görüntüler izlemeye başladık. Kendi helikopterin, kendi savaş uçağın ve yine sözde kendi evlatların tarafından vurulmak. Bu ne acıdır. Meclis’e, Genelkurmay’a bomba atılması.

                                     MEHMETİMİZ İLE ARAMIZA SOĞUKLUK GİRMESİN
     Vatandaşlarına uçaktan ateş açılması. Tankların vatandaşlarının üstüne sürülmesi. Yine askerler tarafından vatandaşına ateş edilmesi. Kabus gibi bir geceydi. İlk defa millet ile askeri, mehmetçiği karşı karşıya geliyordu. İlk defa mehmetçik kendi vatandaşlarına ateş ediyordu. Bunlar ne acı tablolardı. Sonra vatandaşın mehmetçiği linç etmek istemesi. Bu askerler nasıl böyle bir şeye kalkışabildiler? Nasıl vatandaşlarına ateş etmeyi içlerine sindirebildiler? Dilerim bu yaşananlardan dolayı, millet ile mehmetçiği arasına bir soğukluk girmez. Tankta kalan bir askeri, polis kurtarıyor. 

     İşte istediğimiz asker-polis birlikteliği. Ama böyle bir ortamda mı olmalıydı? Ve başka bir sahne. Polisler, askerleri gözaltına almış götürüyorlar. Bir evin penceresinden bir kadın, “Aman evladım askeri dövmeyin” diyor. Polis de karşılık olarak, “Olur mu öyle şey teyzecim. O benim kardeşim” diyor. Dilerim bir daha böyle olaylar yaşamayız. Ve bir olmalıyız, beraber olmalıyız. Bu ülkenin askeri-polisi ile. Tüm vatandaşları ile. Ve askerin içindeki çürük elmalar nedeniyle, asla askerle millet arasına bir soğukluk girmemeli.




Blog linki:yasamdanyazilarblog.com

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder