Bazı kitapların kapağını okuyup, “Bu kitap tam benlik” diyorum. Ama kitabı okumaya başladığımda hiç de benlik olmadığını anlıyorum. İşte o konunun işleniş tarzı, ele alınışı çok önemli.
KEDİ DEĞİL VAŞAK YAVRUSU…
Bir tane ilimizde- şimdi neresi olduğunu hatırlamıyorum- bir
tane kadının peşine vaşak yavrusu takılmış. Kadının evine kadar takip etmiş.
Yaşlı kadın da onu kedi sanıp sütle beslemeye başlamış. Sonradan İl Sağlık
Müdürlüğüne haber verilmiş. Vaşak yavrusunun sağlık durumu kontrol edilip
doğaya salınmış. Yaşlı kadının sevgiyle, “Ben bakarım ona” demesi insanın
yüreğini ısıtıyordu.
AKŞAMI KARŞILAMAK…
Murat Abinin fındık dükkanından çıkıp eve doğru gitmeye
başladım. Artık akşam olmuş, dükkanlar birbir ışıklarını yakıyordu. Akşamı böyle
karşılamak, dükkanların ışıklarını yakmasını izlemek benim için çok güzeldi.
Artık çok erken kararıyor hava. Sabah işe karanlıkta gidiyoruz akşam eve karanlıkta geliyoruz. İş hayatı gündüz hapishanesi gibi...
YanıtlaSilMeslek lisesine giderken bizim de öyleydi abi. Bir arkadaş, “Sabah okula giderken sokak lambaları yanardı. Akşam gelirken sokak lambaları yanardı” derdi.
SilKitap tanıtım yazıları ya da kapakları kitaba dair hiçbişey içermiyor. Ben genelde güvendiğim blog ya da bookstagram yorumlarına göre alıyorum.
YanıtlaSilEn güzelini yapıyorsun.
SilAkşamı karşılamak başlığı altında yazdıkların oldukça şiirseldi, çok sevdim. :)
YanıtlaSilAh vaşak mı? Hayvanlar gerçekten anlıyor kendilerini sevenleri, hiç bir şey yapmamış kadına..
Çok teşekkürler Momentos :) Gerçekten öyle. Hayvan sevgiden anlıyor.
SilAynen Müfred.
YanıtlaSilfındıkları gündüz ye de kilo alma :)
YanıtlaSilTamam Deep :)
Silspamı da unutma arada :)
YanıtlaSilBakıyorum bakıyorum merak etme :)
Sil