Cin Ali
serisinden çok bahsedilir, çok anlatılır. Ama ben çocukluğumda okuduğumu tam
olarak hatırlamıyorum. Cin Ali her zaman bana sempatik gelmiştir. Nasıl gelmesin
ki. Çöpten bir adam. Ya da başka bir ifadeyle çizgi adam. Bazen de kafalarında
şapkaları olurdu renk renk. Daha bir enteresan olurlardı o zaman. Hele bir de
çocukken daha da ilgi çekiyor böyle şeyler. Gerçi yaşım kaç oldu, hala da ilgimi
çekerler benim. Büyüklerin çizgi filmi de animasyon filmler galiba. Buz Devri,
Shrek gibi. Ama ben bu tür filmlerin kitaplarını okumayı sevmiyorum. Mesela Harry
Potter filmlerini severim. Ama kitaplarını okumayı sevmem. Bu tür kitaplar
hoşuma gitmez benim.
NEDEN ROMAN?
Ben daha çok
gerçek hayattan hikayeleri okumayı seviyorum. Toplumsal hikayeler falan. Ya da
şöyle gürül gürül aşk romanları. Ya ben aslına bakarsanız hikayeleri de çok
sevmiyorum. Ben roman seviyorum roman. Hemen öyle okuyup bitsin istemiyorum. Tam
bir kahramana alışıyorsun falan küt, hikaye bitiyor. Ben işte o duyguyu hiç
sevmiyorum. Benim tarzım roman. Ben bir kitabı en az üç dört gün okumam lazım. Kitapla
duygusal bir bağ kurmalıyım. Kitaptaki baş kahramanla bir şeyler yaşamalıyım. Onun
güldüğüne, ağladığına tanık olmalıyım. Ya da yazarın izin verdiği kadar onu
tanımalıyım. Kimi yazar kahramanını okura karşı da ketum tanıtabilir. Ona da
razıyım.
ROMAN KAHRAMANI HAYATTA İZ BIRAKIR
Ama hikayede
böyle olmuyor. Bir günde üç dört hikaye okuduğumu düşünün. Bir günde hayatıma
en az dört kişi giriyor. Ve bu kişiler hayatımda bir iz de bırakmıyor. Ama romanda
öyle mi? Mesela şu anda okuduğum kitap Elveda Güzel Vatanım’dan, Şehsuvar Sami
ve Ester hep aklımda kalacak. Pera Palas oteline gittiğimde aklıma hemen
Şehsuvar Sami gelecek. Çünkü o kadar gerçekçi. O kadar hayatın içinden. Bana çok
dokundu. Mesela Selanik’e gittiğimde burası Şehsuvar Sami’nin doğduğu topraklar
diyeceğim. Okuma hayatımın başında hikaye kitapları okudum. Çok beğendiklerim, elbette
olmuştur. Hikaye hatıralarımı araladığımda, çok beğendiğim hikayeler olduğunu
anımsayabiliyorum. Ama romanın yeri ayrı benim için. Ben kütüphaneye gittiğimde
her zaman romanlara yöneldim. Hikaye kitaplarını okuduğum halde üstelik.
Foto kaynak:pixabay.com
Blog linki:yasamdanyazilar.blogspot.com
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder