“Hataları tekrar tekrar yapıyorsan artık o hata değil,
tercihtir” diye bir söz var ya. Galiba benim hatalarım hata olmaktan çıkmış
tercihlerim olmuş. Buna bir dur demem lazım.
Piri Reis ’in dünya haritasında Deccal ’in yaşadığı ada gösteriliyor mu? Öncelikle bu haritanın nasıl çizildiği konusunda birkaç şey söyleyeyim: İnanması güç olsa da değişik fikirler var. Bu denli kapsamlı bir haritayı çizmek için ancak uzaylıların yardımıyla olacağını söyleyenler var. Bunun dışında başka bir iddia ise: Astral seyahat yaparak ancak bu haritayı çizebileceği. Peki kendisi ne diyor bu konuda? foto kaynak: twitter.com Denizlerin ve hayvanların dile gelip ona yardım etmeleriyle çizdiğini söylüyor. Deccal meselesine girersek. Fotoğrafta gördüğünüz kırmızı saçlı adam Deccal mi ? Bu adamın üzerindeki Arapça ifade de, “Bu canavarın yedi karış boyu vardır. Gözlerinin aralığı bir karıştır” yazıyor. Hemen onun üzerinde ise kırmızı bir ada var. Yoksa Deccal şu an o adada mı? Bu sorular hala gizemini koruyor.
Hepimiz günlük olarak birkaç kere, bazılarımız yüzlerce kez, Facebook ya da İnstagram’da ne var ne yok diye bakıyoruz. Mesela ilk Facebook’a bakıyorsun. Birkaç kişi fotoğraf paylaşmış. Sonra geçiyorsun İnstagram’a. Bakıyorsun aynı fotoğrafları İnstagram’da da görüyorsun. Daha az önce Facebook’da beğenmiştim. Aynı resimleri burada görüp beğenmek, rutine düşmüşüm gibi hissettiriyor bana. Böyle olunca da ha İnstagram’a bakmışssın, ha Facebook’a, hiçbir farkı olmuyor. Bu durumda ikisinden sadece birini aktif olarak kullanacağım gibi. Ama orda da şöyle bir sorun var. Her arkadaşımın İnstagram hesabı yok. Facebook’u kullanacağım ama fazla değil. Aslında ben şöyle bir ayrım yaptım. Blog arkadaşlarımın hepsi İnstagram’da. SOSYAL PLATFORM AYRIMI Bunun dışında, yeni arkadaşlarım da genelde İnstagram hesaplarını aktif kullanıyorlar. Onlarla da İnstagram üzerinden iletişim halindeyiz. Yani Facebook, uzun süreli arkadaşlarımla iletişim halinde olduğum sosyal platfor
Bugüne kadar A101 ’den elektronik eşya hiç almadım. Bu tarz ürünleri Vatan vb. mağazalardan ya da güvendiğim telefonculardan alıyorum. Geçen gün A101’de kardeşim Samsung’un J7 serisini görmüş. 1000 liraymış. Bana mesaj attı. “A101’den telefon alınır mı? Bu işten anlayanlara bir sorsana” dedi. Bizim çağrı merkezinden önce, A101’de çalışan arkadaşım Ufuk’a döndüm hemen. Durumu anlattım. “Alınır abi. Çakma veya sahte değil. Samsung Türkiye garantili zaten” dedi. “İyi diyorsun yani” dedim. “İyi yani. Telefoncunun veya Vatan’ın sattıklarının aynısı, çakma değil” dedi. “Peki garantilik bir durum olursa ne yapıyoruz?” dedim. “İster aldığın markete götür. İstersen de belgesinin üstünde Samsung teknik servisleri var. Oraya götürürsün” dedi. Telefonu almadık. Ama benim aklıma yattı. Söyledikleri beni tatmin etti. Peki bu konuda siz ne düşünüyorsunuz? Aşağıdaki yorumlar bölümünden bana yazabilirsiniz. Ve ayrıca izleyiciler bölümünden de beni takibe alabilirsiniz.