Arkadaşım Yaşar ile birlikte alışveriş merkezine girecektik. Ben hes kodunun daha önce fotoğrafını çektiğim için sorun olmadan geçtim güvenlikten. Yaşar’sa hes uygulamasını açamadığı için dışarda kaldı. Baktım gelemiyor, tekrar çıktım gittim onun yanına. Bir şekilde uygulama açıldı ve sonunda içeri girdik.
Yaşadığı bu
zorluktan sonra fotoğrafını çekmek onun da aklına yattı sanırım. Kardeşim ise
işi daha ileri götürerek hes kodunun fotoğrafını telefonuna arka plan yaptı. O
da İnstagram’dan görmüş onu. “Pratik fikir” deyip o da öyle kullanmaya başladı.
İNSANI YÜREĞİNDEN VURAN BİR BÖLÜM…
Cumartesi günleri
kanallarda hafta içi yayınlanan dizilerin tekrarları oluyor. Atv’de, Baş Belası
dizisinin tekrarı vardı. Cuma akşamı izleyememiştim. Yürek paralayıcı bir
cinayet vardı. Cinayeti işleyen kişinin amacı, öldürdüğü kişiyi huzura
kavuşturmaktı. Ama kendisi huzuru bulamadı. Detayı sormayın. Uzun hikaye.
9’uncu bölümü izlemeniz lazım bunun için. Anlatmayla olacak gibi değil. Şu
dünyada neler oluyor be kardeşim.
“EKMEK YEMEMELİSİN”
Alışveriş
merkezinin önünde oturmuş gelen geçen insanları izlerken karnı baya şişik bir
abimize denk geldim. Böyle bir karınla yaşamaktan hiç de korkar gibi bir hali
yoktu. “Yaşlandığında böyle olmamalısın Cem. O yüzden dikkat etmelisin yediğine
içtiğine” dedim. “Ekmek yememelisin” diye de tekrar edip durdum. Abimiz ise
arkadaşı ile koyu bir muhabbet tutturmuştu, hakkında düşündüğüm bu şeylerden
habersiz.
Eve gitmeden önce
Yaşar, maske almak istediğini söyledi. Evdeki maskeler azalmış. Gittiğimiz
yerde beyaz maskeler satılıyordu. “Keşke başka renk olsaydı. Ben beyaz
sevmiyorum” dedi. Ama yine de aldı. Ben olsam böyle düşünmezdim. Aksine bence
maske dediğin beyaz olmalı. Başka renk maskeleri sevmiyorum ben de. Hele siyah
maskeyi hiç.
GAZ MASKELİ BİR DÜNYA…
Otobüsle eve
dönerken bir ara otobüsün içini kötü bir koku kapladı. Dışarıdan bir yerden
geliyordu koku. Dere mi kokuyordu yoksa bir kanalizasyon kokusu muydu? Ne fark
eder. Sonuçta rahatsızlık veren bir koku. Her iki türlü de bu kokunun sebebi
yine biz insanlarız.
Peki gün gelip
dünya tamamen böyle pis kokularla kaplanırsa o zaman ne yapacağız? Sokağa
sadece gaz maskeleriyle mi çıkacağız? Bir daha hiçbir zaman doya doya mis gibi
kokuları çekemeyecek miyiz içimize? Böyle bir dünyada yaşamak eziyet olmaz mı
bize? Ne kadar da korkunç değil mi?
baş belası çok keyiflii :)
YanıtlaSilBen de seviyorum :)
SilBaş Belasının son bölümüne bakmadım, o kısma bakayım bari, merak ettim.
YanıtlaSilEkmeği azaltmak zor değil bence. Yemekte ya makarna ya pilav olur zaten, onlar ekmeği aratmaz pek. Kahvaltıda da kepek ekmek tostu iyi olur. Az ekmek yemeye alıştım, şimdi istesem de fazla yiyemiyorum. :)
Kötü kokuların her yeri kaplaması berbat bir şey olurdu ama o zamana kadar daha beter felaketler yaşanmazsa iyi.
İzlemelisin bence de. Çok dokunaklı. Ekmeği bırakmışsın ne mutlu sana :)
SilFotoğraf olarak saklamak çok pratik ya. Onlar söylediyse doğrudur. Başım gözüm üstüne.
YanıtlaSilHes kodu'nu ezberleyen insanlar tanıyorum. Hayatımızın bir parçası oldu maalesef.
YanıtlaSilMaalesef
SilSen de pratik yolu bulanlardasın demek ki İlkay :) Maske konusunda en güzel yorum bu olsa gerek. insanlık olarak hak ettik bunları.
YanıtlaSilArka plan fotosu yapma gerçekten çok pratik bir fikir:)) Benim daha açılmama işi olmadı ama yine de alıyorum ekran görüntüsü şimdi:)
YanıtlaSilHocam yenilikleri kaçırmıyorsun :)
Sil