Meğer senaryo Yavuz Turgul'unmuş...

Normalde Perşembe akşamları Atv’de, Başka Bir Gün dizisini izliyorduk. Ama çoktan hikayeden koptuk ve dizi bizi sıkmaya başladı. O yüzden Star’da, Hababam Sınıfı Güle Güle filmini izledik. Senaryosunu Yavuz Turgul yazmış. İlk defa bu akşam dikkat ettim senaryoyu kimin yazdığına.

YA BIRAKIN ARTIK ŞU HABERLERİ…

Now TV’nin haberlerinde eskiden üçüncü sayfa haberleri olmazdı. Şimdi son 10 dakikaya her türlü üçüncü sayfa haberi koyuyorlar. Nasıl başka kanala geçeceğimi bilemedim resmen. Ya bari sen yapma Now TV, bari sen yapma Selçuk Tepeli.

DRAM MI? HAYIR….

Cengiz Aytmatov’un, Toprak Ana kitabını neden bu zamana kadar okumadım? Geçen bu soruyu sordum kendime. Konusuna bakınca durum anlaşıldı. Erkekleri askere alınan bir Kırgız köyünde geride kalanların çektiği sıkıntılar anlatılıyormuş. Yok, ben artık dram falan kaldıramam.

Biraz Eşref, biraz Rüya...

*Kanal D’de, Eşref Rüya var. Belki biraz izlerim. Uykum gelmezse de biraz da kitap okurum. Sonra da yatış.

*Murat Soner, Eşref Rüya dizisini incelemiş YouTube kanalında. Saçmalardan seçmeler başlığına bakılırsa bu diziyi de beğenmemiş anlaşılan. Bir diziyi de beğen be adam.

*Recep İvedik 7’yi izledim biraz. Berbattı. Komiklik sıfır. Ama anlattığı şey değerliydi tabi.

*Tutunamayanlar’ı tekrar okumak istiyorum ama yine yarıda bırakırım diye korkuyorum.

*Doğu Demirkol çok şımarık geliyor bana ya.

*Şahan Gökbakar da, Cem Yılmaz’a laf çarpmaya bahane arıyor. Pusuda bekliyor sanki. Ama bir şey söyleyim mi: Eğer gerçekten böyle bir düşünce içindeyse çok yanlış bir yolda ve kendisine hiç yakışmıyor.

 

 

Ayşe Tolga'nın çok beğendiğim o sözü...

Ayşe Tolga, Taner Çağlı’nın, YouTube kanalına konuk olmuş. Onu izledim. O kadar sardı ki. Sonuna kadar izledim programı. Frekans, titreşim, sağlıklı yaşam, evlilikler gibi bir çok şeyden konuştular. Ayşe Tolga’dan bir söz duydum ve çok beğendim, “Sözün, gerçeğindir” dedi. Yani söylediğin her şey, hayatında gerçek oluyor. Amerikan filmlerinde polisler suçlulara derler ya, “Söylediğin her şey mahkemede delil olarak kullanılacak” diye. Bu da ona benzer bir söz oldu sanki.  Ağzımızdan çıkan cümlelerin hayatımıza etkisine bakar mısınız? Bir de, abra kadabranın ne anlama geldiğini biliyor muydunuz? Hani sihirbazların söylediği. Bugüne kadar ne anlama geldiğini nedense hiç merak etmemişim. Sözümle yaratırım anlamına geliyormuş. Bunu da Ayşe Tolga’dan öğrendim.

Nerede bu Dilozof?

Dilozof olarak bilinen Pelin Dilara Koçak, bayadır YouTube videosu çekmiyor. Kanalına baktım da en son 2 ay önce bir video atmış. Nerelerde bu kız acaba?

CEMRE DEMİREL’İN EVİ…

Efe Aydal, Cemre Demirel’in evine ziyarete gitmiş. Cemre’nin canlı yayınlarını yaptığı o meşhur odaya da girdi. Cemre’nin kedisini yakından gördük. Efe sevmeye çalıştı ama sevdirmedi kendisini. Cemre’ye de üzülüyorum ya. Hem hastalığına, hem de çok sigara içmesine.

BEKLEDİĞİM GİBİ BİR VİDEO DEĞİLDİ…

Beyhan Budak’ın, iyi niyetli değil saf olduğunu gösteren 7 şey adlı YouTube videosunu büyük bir beklentiyle izledim. Ama istediğimi bulamadım. Harika bir video bekliyordum. Çok anahtar şeyler söyleyecek diye bekledim. Ama hep bilinen şeyleri dinledim. Tekrara düşmesi de normal tabi. Konu mu kaldı artık anlatacak.

Pınar Özkent, Behçet Yalın ve Ghibli filtre modası...

Pınar Özkent, son dönemde takip ettiğim YouTuberlardan biri. Bu aralar çok aktif. Sık sık video atıyor YouTube’a. Kişisel gelişim üzerine video izlemek isteyenlere öneririm. Bir de her zaman aktif olan ve üreten insanları ayrı seviyorum.

BEHÇET HOCAM’IN KANALINDA DEĞİŞİKLİK…

Bir başka YouTuber, Behçet Yalın Özkara. O da son dönemde gündemdeki konuları, konuya hakim olan insanlara sormaya başladı. Bu tarz videolar çekmeye başladı. Kanalın daha önce böyle bir tarzı yok. Kanal, başka bir yöne evrilmeye başlamış gibi.

GHİBLİ…

Bu ara, Ghibli tarzı görseller yapma ya da fotoğrafınızı Ghibli filtreli yapma modası var. Her yerde Ghibli tarzı görseller, fotoğraflar ve videolardan geçilmiyor resmen. Kurtlar Vadisi ve Aşk-ı Memnu’ya denk geldim mesela.

Berhan Şimşek krizi...

CHP’de, olağanüstü kongrede tek aday olan Genel Başkan Özgür Özel yeniden seçildi. Aday olmak isteyen Berhan Şimşek de, “Beni aday yapmadılar” falan diyordu. Aday olmak istemesine rağmen aday yapmadılarsa CHP adına rezalet, eğer böyle bir şey yoksa Berhan Şimşek uyduruyorsa bu da kendisi için rezalet.

TRABZONSPOR, SÜRPRİZ YAPAMADI…

Bu akşam Trabzonspor’dan bir sürpriz bekliyorduk ama olmadı. Fenerbahçe içeride Trabzonspor’u 4-1 yendi ve şampiyonluk yarışı devam etti. Son haftaya kadar sürecek bu yarış belli oldu.

ÜMİT ÖZDAĞ’DAN SONRA…

Ümit Özdağ hapise girdikten sonra sığınmacı meselesi konuşulmaz oldu. Bir yerde duydum bunu. Hakikaten öyle. Kimse bahsetmiyor artık. Bırak, haber bile olmuyor. O da ne zaman yargılanmaya başlayacak belli değil.

Sanki kış gecesi gibi ve Ezel Akay...

Dışarıda yağmur yağıyor. Biraz da rüzgar var. Sanki uzun kış gecelerinden birindeyiz. Evlerin ışıkları yanmış. Geceleri huzur veren görüntülerden biridir evlerin yanan ışıkları. Momentos’un, blog yazısında paylaştığı Siyah Lale-Black Tulip parçasını dinliyorum bir yandan. Saatlerce böyle kalabilirim. Galiba kendimi dinlemeye ihtiyacım var. Ya da sadece dinlenmeye. Her şeyden uzak. Belki de saatlerce uyumaya.  Yönetmen Ezel Akay, Taner Çağlı’nın YouTube kanalına konuk olmuş. Baştan sona izledim. Yönetmenlik, filmler, sanat, evlilik ve hayat üzerine konuştular. Ezel Akay, gerçekten hayatı yaşamış ve görmüş bir insan. Bu her halinden belli oluyor. Bazı şeyleri aşmış. Böyle insanlara her zaman imrenmişimdir. Maddi şeyleri aşmış artık. Sadece yönetmenlik yapmak peşinde. Ortaya güzel ve kalıcı bir şeyler bırakma peşinde.

Eylemci Pikachu, bu sefer de Amerika'da görüldü...

Ekrem İmamoğlu’nun tutuklanması nedeniyle yapılan protestolarda ortaya çıkan Pikachu, dünya gündeminde yer almıştı. Hatta Pikachu için Cnn Türk’teki tartışma programında bir algı çalışması olduğu, Z kuşağını protestolara çekmek için bilinçli yapıldığı, ayrıca psikolojik bir harp aracı olarak da kullanıldığı söylenmişti. Bu sefer de Pikachu, Amerika’da çıktı. Amerika’da, bir anda başlayan Trump protestolarında görülmüş. Dünya protesto tarihine bir karakter kazandırdık resmen. Pikachu, artık sadece bir çizgi film karakteri olarak görülmeyecek. Artık o, protestoların vazgeçilmezlerinden biri oldu. Bu arada ne oldu da birden Trump protestoları başladı. 50 eyalette aynı anda bir de. Protestocular, Trump’ın istifa etmesini istiyorlarmış. Trump ise protestolar sırasında golf oynuyormuş. Adamın dünya umrunda değil.

Herkes, Bluesky'a geçiyor...

X yani eski adıyla Twitter, bazı hesaplara engellemeler getiriyormuş. Ekrem İmamoğlu’nun tutuklanması, boykot ve benzeri paylaşımlar nedeniyle. Bunun üzerine millet, X’in bir benzeri olan Bluesky uygulamasına geçiyor akın akın. Benim daha önce bir hesabım vardı orada. Ama hiç Türk yoktu. Ama şimdi her yer Türk kaynıyor. Tabi bu geçiş ne kadar devam eder ve Bluesky uzun ömürlü olur mu bunu hep beraber göreceğiz. Threads için de böyle olmuştu. Millet akın akın geçti. Ama sonra ne oldu? Şimdi esamesi bile okunmuyor. X’i bırakır mıyım? Hayır, tabi ki. En azından şimdilik. Haber alma konusunda son dönemde İnstagram’da çok iyi iş görüyor. En azından şimdilik İnstagram’da engelleme yok.

Her şeyi kişisel algılamak...

Biraz başım ağrıyor ve hava kararmaya başladı. Yavaş yavaş gecenin hükümranlığı başlayacak. Tüm sokak lambaları ve evlerin ışıkları yanacak birer birer. Baş ağrısı için belki de erkenden yatmalıyım. Kişisel gelişimciler son zamanlarda her şeyi kişisel algılama olayına taktılar gibi gözüküyor. “Her şeyi kişisel algılamayın” diyorlar. Ben her şeyi kişisel almıyorum. Yoksa alıyor muyum? Dur! Bunun üzerine bir kafa yorayım ben. Bir kafede oturmuş, tek başına kahve içiyorsun. Bir yandan da kitabını okuyorsun. Hem insanların içinde olmuş oluyorsun hem de yalnız başına takılıyorsun. İki duyguyu bir arada yaşıyorsun. Ama şu var ki: İnsan zaman zaman gerçekten yalnız kalmalı. Herkesten uzak. İnsan şarj oluyor resmen.

Çocukluğumun şarkısını meğer Volkan Konak söylüyormuş...

*Çocukken çok söylediğim Hey Gidi Karadeniz şarkısını Volkan Konak söylüyormuş. Kendisi öldükten sonra öğrendim bunu. Sanatçılar hayatımızın bir bölümüne bir şekilde yer ediyor işte. Bu şarkı benim çocukluğum mesela.

*Sosyal medyada biri, boykot ile ilgili esprili bir paylaşım yapmış. Paylaşımında, Bu boykot 1-2 ay sürse, benim kredi kartı borcum neyim kalmaz demiş. Böyle esprileri seviyorum.

*Bazen bir konu hakkında her şeyi bildiğimi zannederken, an geliyor o konu hakkında en basit bir şeyi bile bilmediğimi fark ediyorum.

*Trump, tam bir Türk siyasetçisi tipi. Şimdi iki dönem başkanlık kuralını kaldırmaya çalışacak. Üçüncü kez aday olmak için. Tanıdık geldi mi? Amerika’da bir Türkiye oldu artık.


Elon Musk salçaları...

*Elon Musk’ın çıkardığı salçaları aldınız mı? Trump, o kadar linkini de atmıştı halbuki. Güldür Güldür Show’daki Trump’tan bahsediyorum tabi ki. En son skeçte Trump, basın toplantısında Elon Musk salçalarının reklamını yapıyordu. Ama Türkiye’de olsa kesin bu salça işine girerdi bak.

*Saruhan Hünel, Arka Sokaklar’a konuk oyuncu olarak dahil olacakmış. Hey gidi Saruhan Hünel. Ben kendisini Aynalı Tahir dizisinden hatırlarım. Zamanının efsane dizilerinden biriydi.

*Trump, 2 Nisan’da büyük bir şeyler açıklacağını söylemişti. Gümrük vergisiymiş açıklayacağı şey. Ulan biz de boşuna heyecan yaptık. Uzaylıları falan açıklayacak diye.

*Kendini sevmek için ne yapılması gerektiğini anlatan bir YouTube videosuna denk geldim. Gerçekten bu kadar çok kendini sevmeyen insan var mı ya? Yoksa bir YouTube videosunun konusu olmazdı bu.

Boykot var...

Bugün 2 Nisan. Boykot var arkadaşlar. Bugün hiç bir alışveriş yapılmayacak. Savcılık kendiliğinden soruşturma başlatmış boykot çağrıları ile ilgili. Dün akşam bakanlar kanal kanal dolaşıp boykotun yanlış bir şey olduğunu ve yerli ve milli ürünlere boykot yapılmasını çokca eleştirmişler. Sabah Nevşin Mengü, her sabah dolu olan bir kafeden paylaşım yapmış. Bomboştu kafe. Benim merak ettiğim: Bundan sonra CHP’nin atacağı adım ne olacak? Eğer doğru dürüst başka bir aksiyon alınmazsa bu boykot da saman alevi gibi sönüp gider. CHP’de bir de olağanüstü kongre var daha. Kemal Kılıçdaroğlu yeniden aday olabilirmiş. Eğer aday olursa sandığa gömülmesi lazım. Yok gömülmez kazanırsa CHP’ye güle güle.

Ülkenin içinde bulunduğu durum mu Volkan Konak'a kalp krizi geçirtti?

Ramazan Bayramı’nın üçüncü günü. Eğer imkan olursa liseden bir arkadaşla buluşup çay çorba içip muhabbet edeceğiz. Sonra yarın yine normal rutinimize dönme, yani çalışmaya başlama. Sıkıntılı günler ama umut etmeye devam. Umut etmeden yaşanmaz değil mi? Halkın bir kesimi adalete susamış bir şekilde. İnsan böyle bir durumda hiçbir şeyden de tat almıyor. Mehmet Demirkol bu durumu çok güzel anlatmış. “Canım hiç bir şey yapmak istemiyor. Öyle oturmak, bir noktaya bakıp sadece düşünmek istiyorum” diyor. Zülfü Livaneli de Volkan Konak’ın kalp krizi geçirip vefat etmesinin nedeni olarak çok hassas kalpli biri olduğu için, ülkenin içinde bulunduğu duruma artık dayanamaması olarak söylüyor. En ufak bir şeyde hemen gözleri dolarmış. Öyle hassas bir insanmış kendisi.

Volkan Konak hakkında birkaç bilgi...

Konser sırasında sahnede kalp krizi geçiren Volkan Konak hayatını kaybetmiş. 58 yaşındaymış. Uzun zaman önce katıldığı Burada Laf Çok programında bayramda ölenler için üzüldüğünü söylemiş. Gelin görün ki kendisi de bir bayram günü vefat etti. Bir konuşmasında yakılmak istediğini söylemiş. Ama son gelen bilgiler gömüleceği yönünde. İlk evlendiğinde parasızlıktan yapamadıkları düğünü yıllar sonra yapmışlar. Ekrem İmamoğlu ile çok yakınlarmış. İmamoğlu’nun tutuklanmasından sonra İmamoğlu’na destek paylaşımı yapmış sosyal medyada. Haberi aldıktan sonra İmamoğlu da yaptığı paylaşımda, “Güle güle can dostum” demiş. Muhalif bir duruşu vardı. Kalp krizi geçirdiği sahnede bu duruşuyla ilgili de şunları söylemiş, “Volkan Abi, ‘sivri konuşma, içeri atarlar seni’ diyorlar. Ya bırak! Sen bilmez misin devrimciler korkmaz.”

Yön duygusu sıfır olan Giray Altınok...

Prensi oynayan Giray Altınok’un yön duygusu sıfırmış. Yeni taşındıkları evin adresini konum atıp, o konuma göre eve bulabilmiş mesela. İşini o kadar iyi yapıyor ki. Hayatında her şey mükemmeldir diye düşünüyor insan. Öyle değil işte. Hepimizin böyle yanları var. Güldür Güldür Show’da, Trump’ı canlandıran Onur Atilla efsane oynuyor. Zaten o skeç, iki gün içinde 1 milyon izlenmeye ulaşmış. Alper Kul, bu sene Güldür Güldür’den ayrıldı. Eskiden olsa ayrılmamalı derdim. Ama şimdi farklı düşünüyorum. İnsan, sıkılan bir varlık. Onca yıldır oynuyor. Artık sıkılmış olabilir. Ara vermek istemiş olabilir. Belki film ya da dizide oynamak istemiş olabilir. Bazen insan kendini dinlemek istiyor. Her şeyden uzak. Bu da olabilir.

Türkçe YouTube kanalı açan Hint kızı Saba ve Mehmet Demirkol'un çok paylaşılan videosu...

Türkçe konuşmayı dizilerden öğrenen Hint kızı Saba, YouTube kanalı açmış. Bize özel, yani Türkiye’ye özel. Videolarda tamamen Türkçe konuşuyor. Hayatın neler getireceği belli olmuyor işte. Bir Türk YouTuberın kanalında bir gözükmesi onu bir anda popüler yaptı ve olay buralara kadar geldi. Mehmet Demirkol’un, Ekrem İmamoğlu’nun tutuklanması hakkında yaptığı açıklamalar X’te çok paylaşılmış. O konuşmayı dinledim. Gençlerin yapılan tutuklamayı bir mantığa, adalete oturtamadıklarını söylüyordu. Bu nedenle karşı çıktıklarını dile getiriyordu. Kanal D haberin son 10-15 dakikasını seviyorum. Güzel haberler yapıyorlar. İç açıcı. Bilgi verici. Mesela bu akşam. Tereyağlı baklavaların buzdolabında saklanmaması gerekiyormuş. Bozulabilirmiş ve yiyenleri zehirleyebilirmiş. Ramazan Bayramı’nın ilk günü bugün. Tereyağlı baklava alanların dikkatine efenim.

Beni sevmeyen bloglar ve tatsız bir bayram...

Bugün Ramazan Bayramı. Çocukluğumuzda söylediğimiz şekliyle Şeker Bayramı. Herkesin bayramı mübarek olsun. Bazı bloglara yorum yapıyorum. Yorumu yayınlıyor ama cevap vermiyor. Acaba diyorum bu blog sahibi beni sevmiyor mu? O yüzden o kişilerin yazılarını okusam bile yorum yapmıyorum. Bayram kahvaltısında televizyonda doğru dürüst bir şey yoktu. Hep eski dizilerin tekrar bölümleri vardı. İnsan şöyle güzel bir Türk filmi koyar. Gerçi tadımız tuzumuz da pek yok. Ülkenin hali malum. Ne diyelim ülkemiz için güzel bayramlarımız olsun gelecekte. Uzun zamandır kanal D’nin, Kemal Sunal filmi yayınladığını görmemiştim. Bu salı günü, Kılıbık adlı filmini yayınlayacak. Ne oldu da Kemal Sunal filmleri yayınlamaya karar verdi acaba?

Maltepe mitingi ve Eylemci Pikachu...

Cumhuriyet Halk Partisi, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun tutuklanmasını protesto etmek için Maltepe’de miting düzenledi. Mitinge, 2.2 milyon kişinin katıldığı söyleniyor. Yeni boykot listesini de açıklamış Özgür Özel. Listede Nusret de var. Bu akşam Beşiktaş- Galatasaray derbisi var bakalım ne olacak? Bugün Arefe Günü. Yarın Ramazan Bayramı’nın birinci günü. Sağ olana her gün geliyor be. Eylemci Pikachu dünya gündeminde. Cnn Türk’te, Pikachu için neler neler söylenmiş. Yok gençler için algı çalışması yok psikolojik harp falan. Ne güzel kafalar bunlar böyle. Tarık Tufan’ın yeni kitabı Gece Açan Çiçekler çıkmış. Okuyan herkes çok beğeniyor. İstanbul’un Vefa semtinde ahşap bir konakta geçen bir aile hikayesiymiş. Severim böyle hikayeleri.

Hıncal Uluç, Mehmet Demirkol'a siyaset yazmasını teklif etmiş...

Mehmet Demirkol, Ekrem İmamoğlu’nun tutuklanmasından sonra gençlerin olaya bakışını anlattı. Kendisi normalde futbol yorumcusu. Ama bu konu hakkında birkaç şey söylemeden de duramayacağını söyledi. Toplumsal konular ve siyaset hakkında konuşmayı sevdiğini söyleyerek söze başladı. Hatta bu yönünü bilen ve beğenen Hıncal Uluç, zamanında kendisinden siyaset yazmasını istemiş. O zamanlar reddetmiş bunu. “İyi ki reddetmişim” diyor. Ön seçimde oy vermiş giderken, önlerinde giden iki genç kız, oy atmak için kimlik numaralarını verdiklerini ve bu nedenle başlarına bir şey gelir mi endişesi üzerine konuştuklarını duymuş. Mehmet Demirkol da, “Gençlerin kalbine bu korkuyu düşürmenin ne gereği var abi?” diyor. Sırf kimlik verme yüzünden kaç kişi daha oy atmaya gitmedi. Gençler bizim geleceğimiz. Onların böyle endişelenmesi üzüyor insanı.

Ruhi, artık mağara videoları çekmesen...

Ruhi Çenet, yine bir mağaraya gidip video çekmiş. 

Bu mağara videolarının çok izlenmesine seviniyorum. Ama sadece Ruhi Çenet açısından. 

Kendisini severim. Her videosu ile çok izlenmesini isterim. Ama ben sevmiyorum bu mağara videolarını. Sıkılıyorum hemen. Açtım videoyu. Beş dakika sonra sıkıldım. Ruhi artık mağara videoları yerine başka videolar mı çeksen? 

Gerçi videosu yapılacak başka bir yer kaldı mı ki çocuk videosunu yapsın. YouTuberlar videosu yapılabilecek her şeyi sömürdüler. İçerik, içerik diye diye.

Konu içeriğe gelmişken. Orkun Işıtmak da eski konsept videoları çekip duruyor. Bilmem, “Korkulu köye gittik” falan. Evet, içerik sıkıntısı var ama bu yapılmış şeyleri de tekrar yapma be Orkun.

Boykot, derbi ve Masumiyet Müzesi...

 

Ekrem İmamoğlu nedeniyle boykot
foto kaynak: chpboykot.com

Ramazan Bayramı’na son üç gün kaldı. Bir Ramazan ayını daha uğurlamak üzereyiz. Bayramda hava yağışlı olacakmış galiba. Bak buna üzüldüm. Bayram demek, gezip dolaşmak demek. Gezip dolaşmayı engelleyecek kadar yağış olmaz herhalde. Ekrem İmamoğlu’nun tutuklanması nedeniyle protestolar devam ediyor. Bakalım sonu nereye gidecek? Ha bir de boykot listesi açıklandı. Boykotun çok işe yaradığını söyleniyor. Göreceğiz. Hafta sonu Beşiktaş- Galatasaray derbisi var. Derbide favori biziz yani Galatasaray. Ama her zaman favoriler kazanmıyor tabi. Masumiyet Müzesi kitabına ikinci defa başladım. İlkinde yarıda bırakmıştım. Şimdilik iyi gidiyor. Bu kitabın dizisi de çekilmeye başlanmıştı sözde. Ama sonra ne oldu bilmiyorum. Bir platforma çekiliyordu. Ortalık karışık ya. Belki de uygun bir zamanı bekliyorlardır.

Mezarlık suyu içen Oytun Erbaş...

 

Oytun Erbaş mezarlık suyu
foto kaynak: ntv.com.tr

Oytun Erbaş, yıllardır mezarlık suyu içtiğini söylemiş. Çünkü ölenlerin beynindeki hafızaları mezarlıktaki suya geçermiş. Bu şekilde onlardan bir şeyler aldığına inanıyormuş. Hani filmlerde çılgın profesörler olur ya. Onlara benzetiyorum Oytun Erbaş’ı.

YAREN LEYLEK…

Her sene Yaren leylek geliyordu ama bu kadar haber olmuyordu. Bu sene aşırı bir haber yapıldı. Neden bu sene bu kadar üzerine düşüldü ki?

SICAK PİDE KOMUTANI…

Sıcak pideleri alıp eve dönerken insan kendini zafer kazanmış bir komutan gibi hissediyor. Çünkü o sıraya girip, sıcak pideleri almak kolay değil.

KOLA GİBİ KOLA YAPARLAR UMARIM…

Ankara’nın meşhur markası Beypazarı kola çıkaracakmış. Bir tane daha yerli firma var. Onun kolasını içtim geçenlerde. Kolayla alakası yok. Umarım Beypazarı’nın çıkaracağı kola da böyle olmaz.

Cadılık eğitimi mi?

 

Ece Gürel

Mimar Ece Gürel’in ölümüyle beraber öğrendik ki ülkemizde cadılık eğitimleri de varmış. Devlet hiç kontrol etmiyor mu bunları? Gerçi her şeyi de devlete atıyoruz ama. Bu da adil mi sizce? Kim bilir bu eğitim gibi ne eğitimler var. Bunlara müdahele edilmesi gerekiyor.

BAYRAM REKLAMLARI BAŞLADI BİLE…

Ramazan ayı cumartesisinden yazıyorum bu yazıyı. 15 gün oldu Ramazan başlayalı. Sağ olana her gün gelip geçiyor işte. Televizyonlarda yavaş yavaş bayram reklamları çıkmaya başladı. Şimdi herkes bayram için planlar yapma telaşı içinde.

VİDANINA HESAP VER…

Bu dünyada kimseye hesap vermek zorunda değilsin. Hesap vermen gereken tek şey senin kendi vicdanın. Eğer vicdanen rahatsan gerisi boş.

SOSYAL MEDYA DELİRTİR Mİ?

Gün gelip uzmanlar, aşırı sosyal medya kullanımının insanı delirtebileceğine dair açıklamalar yapabilirler. Demedi demeyin. İşin sonu oraya gidiyor çünkü.

Yusuf Güney, Elon Musk'a yardım edebilir...

 

Yusuf Güney
foto kaynak: haberglobal.com.tr

*Eğer Marsa gidemeden bu dünyadan göçerse Elon Musk’ın gözleri açık gider. Ama isterse Yusuf Güney ile irtibata geçsin, astral seyahat ile gidebilir bak.

*Uzay neden bu kadar geniş ve neden durmadan genişliyor? Bunun hikmeti ne ola ki?

*Yine sadece bir dini program, reytinglerde ilk 10’da. Nihat Hatipoğlu’nun programı.

*Pazar akşamları Çok Güzel Hareketler 2’de, reytinglerde ilk 10’da yer almaya başlamış. Bak bu habere sevindim.

*360 kanalında Kemal Sunal’ın, Varyemez adındaki filmini izledik. Uzun zamandır izlememiştim. Tekrar izlemek iyi geldi. Cem Davran da oynuyor filmde. O da Kemal Sunal ile oynama fırsatı yakalamış.

*Yapılan bir araştırmaya göre günde 110 kez telefona bakıyormuşuz. Doğrudur. Fazlası vardır, eksiği yoktur.

*Yine yapılan bir araştırmaya göre, devamlı mutluluğun peşinden koşanlar mutsuz oluyormuş. Evet, artık bunu anladık sanırım.

*Başrollerini Ediz Hun ve Hülya Koçyiğit’in oynadığı Sen Bir Meleksin filmi 1969 yılında çekilmiş. 1975 falan sanıyordum ben. Harika bir filmdir. Öneririm.

*Bir arkadaşım çapraz okuma yapıyormuş. İki kitap okuyor mesela. Bir günde birinden 50 sayfa, diğerinden 50 sayfa okuyor. Böyle yapınca hikayelerin duyguları birbirine karışır gibi geliyor bana. Ama ilk fırsatta denemek istiyorum çapraz okumayı.

*İnstagram’da kendi hikayeme bakmak için üstüne basıyorum. Benim hikayemi değil de hemen yanındaki başka birinin hikayesini açıyor. Bugün birkaç defa bu sorunu yaşadım. Yine bir acayiplikler var.

 

 

 

Mimar Ece Gürel'in, Belgrad Ormanı'nda ne işi vardı?

 

Mimar Ece Gürel
foto kaynak: samimihaber.com

Mimar Ece Gürel’in ölümüyle ilgili konuşuluyor birkaç gündür. Bunun üzerine YouTube’da bir dünya video çekildi. Ses terapisi yapmaya gitti diyenler var. Cadılık eğitimi almış. İş yerinde mobbinge uğradı, eşinden de gerekli desteği bulamadı o yüzden Belgrad Ormanı’na gitti diyorlar terap için. Bu arada Ece Gürel’e cadılık eğitimi veren kişi de gözaltına alınmış. O soğukta çantasını ve paltosunu bırakıp niye gitti soru işareti. Yusuf Güney de konuşmuş. Normal bir durum değil demiş. Başka varlıklarla iletişime mi geçti? Bir dünya soru işareti var yani. Belki de direk ölüme gitti. Kendisi yoğun bakımdan çıkamadığı için de olayın iç yüzü anlaşılamadı. Sırlarıyla beraber göçtü gitti.

MİNİK İŞÇİ ADAMLAR…

Şimdilerde minik adamlarla video yapma moda olmuş. Ben de bir YouTube videosunda denk geldim. Mesela inşaat işçileri var ve dev bir pasta yapımında çalışıyorlar. Gerçekten ilginç ve dikkat çekici videolar.

ANNELERE DÜŞEN GÖREV…

Bugün 8 Mart Dünya Kadınlar Günü. Tüm kadınlarımızın, kadınlar günü kutlu olsun. Asıl kutlama, kadın cinayetleri son bulduğunda olur. Bunun için uğraşmamız lazım. En büyük görev yine kadınlara, annelere düşüyor. Erkek çocukları yetiştiren anneler sonuçta. Tabi devlete de, topluma da düşen görevler var. El birliği gerekiyor yani.

YANLIŞ TEZE BİLE ONAY VERİLMİŞ…

Cübbeli Ahmet Hoca bile farkında eğitimdeki kalitesizliğin. “Zamanında profesör dendi mi bir ağırlığı vardı. Şimdi elini sallasan profesöre çarpıyor.” diyor. Hatta dini bir teze denk gelmiş, tezi incelemiş. Yanlışlarla dolu olduğunu görmüş. Ama buna rağmen teze onay verilmiş. Gerçi bu kalitesizlik sadece eğitimle sınırlı değil ya.  

Okullarda her gün kitap okuma saati olmalı...

*Bence okullarda her gün, bir ders, kitap okuma saati olmalı. Sonra haftada bir gün kompozisyon yazma olmalı. Hem okuyacak, hem de sonra da yazacak. Okumasını, yazmasını bilen insanlar lazım bu ülkeye.

*Selçuk Tepeli’den akıllara kazınacak başka bir söz daha geldi: “Demokrasi karın doyurur” diyor.

*Söz de Now TV, isim değiştirmezse kanal kapanacaktı. İsim falan değiştirmediler. Sosyal medyada yapılan onca haber yalan mıydı yani?

*Okan Bayülgen, şimdi de Habertürk’e geçmiş. TV100’deydi en son. Çalışmadığı kanal kalmadı herhalde kendisinin.

*Orhan Pamuk’un Yeni Hayat kitabını okuyorum. 60 sayfa okudum. Şimdilik saçma geldi bana.

*Adamın bir tanesi çıkmış. 12 kitabı olduğunu söylüyor. Bu, benim için hiçbir şey ifade etmez. Adını duymam lazımdı senin bu zamana kadar. Hiç duymadım ben.

*Çok zengin olup, zengin olan kişi hayatını anlamlandıramazsa o işin sonu kötüye gidiyor. Mesela intihara. İzlediğim bir YouTube videosunda bu tespiti yaptı konuklardan biri.

*Bazen insanları kendinizden küçük gördüğünüz ve “Ben ne yapıyorum ya?” dediğiniz oluyor mu?

*Kendi Yolda diye bir YouTube kanalı var. Hindistan’a gitmiş. İzlediği Türk dizilerinden Türkçe öğrenmiş Hintli bir kıza denk gelmiş. Bugün İnstagram’da birkaç kere denk geldim videosuna. İzlemediysen bir bakın derim.

*Bir tane YouTube videosunun başlığında: İnsanları umursamayı bırak yazıyordu. Peki bu kadar kolay mı bu?

*Doğu Demirkol sevdiğim bir komedyen ama çok şımarık geliyor bana. Çok burnu büyük, kendini beğenmiş bir hali var gibi.

Her hafta bir kitap, okuyamıyorum...

 

her hafta bir kitap okumak

Pazartesi ve tam da öğlen saatinde yazıyorum bu yazıyı. Çatılarda hala kar var. Ama bir yandan da güneş çıktı. Birkaç buz sarkıtı da gördüm. Zaten yarından itibaren hava açacakmış ve kar yağışı duracakmış. Bu akşam Galatasaray- Fenerbahçe derbisi var. Bir Galatasaraylı olarak ümitli değilim. Çünkü top falan oynadığımız yok kaç aydır. İnstagram’da her hafta bir kitap okuyun ve yıl sonu nasıl değiştiğinizi görün gibisinden bir söz vardı. Ama sorun şu ki ben her hafta bir kitap okuyamıyorum. Bazen ara veriyorum okumaya, bazen bir ayda bir kitap bitiriyorum. Düzene sokamadım yani kitap okumayı. Mesut Özil ve Ünal Karaman, AKP’ye katılmış. Bir tanesi demiş ki, “AKP’nin orta sahası bizim takımdan iyi oldu” Bu mizahı yapan insanlara hayranım.

Yurdumuzdan kar yağışı ile ilgili gülümseten haberler...

 

gülümseten kar haberleri

Bugün cumartesi. Kar yağmaya devam ediyor. Bu sene kar yağacağından tam ümidi kesmişken bir anda her yer beyaza büründü. Yurdun dört bir yanından karla ilgili güzel haberler geliyor. 

Bir üniversitenin kız ve erkek yurtları arasında kar topu savaşı olmuş. Üniversitelerden duymak istediğimiz haberler bunlar. 

Sonra bir okul müdürü anons yaparak tüm öğrencileri karla oynamaları için teneffüse çıkarmış. Böyle okul müdürleri kalmış mıydı yahu? 

Kardan adamla yetinmeyen milletimiz, kardan kedi ve tavşan yapmışlar. Ağaca sarılmış bir şekilde. Çok güzel olmuş. İnternetten bir bakın derim. 

Sonra kardan Atatürk heykelleri yapılmaya başlanmış. İki kardan Atatürk heykeli gördüm. Biri benzemiyordu, andırıyordu sadece. Ama diğeri gerçekten benziyordu. İşte yurdumuzda karla ilgili durumlar böyle millet.

Aşiret mi kuracaksın Elon Musk?

Elon Musk
foto kaynak: getmidas.com

Elon Musk’ın, 13’üncü çocuğu olmuş. Aşiret mi kuracaksın, ne yapacaksın Musk? Şaka maka gerçekten bu Elon neyin peşinde?

BİZİM KIZ…

Sabah kahvaltıda, 360 kanalında, Bizim Kız adındaki Türk filmini izledik. Başrollerinde Tarık Akan ve Güşlen Bubikoğlu’nun oynadığı. Bayadır izlemiyorduk. Sabah sabah iyi gitti.

İMAMOĞLU, NİSAN AYINDA AÇIKLANACAKMIŞ…

CHP, cumhurbaşkanlığı adaylığı için ön seçim takvimini açıklamış. Mansur Yavaş aday olmayacak. Ekrem İmamoğlu seçilecek bu durumda. Nisan ayında da açıklayacaklarmış cumhurbaşkanı adayı olarak.  

NEDENSE…

O Ses Türkiye’nin, yıllar sonra yeni sezonu başladı ama içimden izlemek gelmiyor hiç.

OLMAYAN BİR ŞEYİ SATMAK…

Ortada eser falan yok. Adam, boşluğu sanat eseri diye satmış. Abi bu kadar da olmaz ya. Bir tanesi, duvara muz yapıştırıp, muzu satmıştı. Hadi yine orada somut bir şey vardı, muz. Burada hiçbir şey yok.

Ruhi Çenet'in anlatışı başka...

Daha önce CECOT Hapishanesi hakkında başka Türk YouTuberlar da video çekmişti. Ama Ruhi Çenet’in olaya bakışı, anlatışı başka. O yüzden diğer videolardan bu hapishaneyi bilmeme rağmen yine de izledim Ruhi’nin videosunu. Pişman olmadım. Çok iyi bir video yapmış gene.

KOMİK SEVGİLİLER GÜNÜ PAYLAŞIMLARI…

Bugün Sevgililer Günü. Sevgililer Günü hakkında çok komik paylaşımlar vardı sosyal medyada. Yapıyoruz bu sporu.

AHH OKAN HOCA AHH!!

Dün akşam deplasmanda Galatasaray, Az Alkmar’a 4-1 yenildi. Yaktın bizi Okan Hoca.

DEĞİŞMİYOR MU?

Now TV’nin adı değişecek diyorlardı ne oldu o iş?

EDA…

Emre Fel’in son şarkısı Eda. Beğenmedim. Hep, Sana El Pençe Durmam gibi şarkılar bekliyorum ondan. O yüzden hayal kırıklığı oluyor benim için.

PINAR ÖZKENT…

Pınar Özkent diye bir YouTuber var. Tutkunuzun peşinden gitmenin berbat bir şey olması hakkında bir videosu ile tanıdım onu. Anlattıkları şeyler mantıklı. Öneririm.

Ölümle barışmak...

 

ölümü kabullenmek

Bir tane YouTuber, psikoloğa gitmiş. Tüm korkuların altında yatan tek gerçek nedenin ölüm korkusu olduğunu söylemiş gittiği psikolog. Bence de doğru. Ölümü görmezden gelerek bir yaşam sürmeye çalışıyoruz. Belki de gün gelip ölecek olmamızı kabullenmeliyiz. Ölümümüzle, barışmalıyız. Bazen gerçekten elimizdekilerin kıymetini bilmiyoruz galiba. Hayatınızı bir düşünün bakalım. Siz de kıymet bilmiyor musunuz? Tükenmez kalem dolu görünüyor. Mürekkep dolu yani. Ama yazmaya gelince yazmıyor. Bize niye bu eziyeti yapıyorsunuz tükenmez kalemler? Ramazan ayına az kaldı. Sıcacık pidenin kokusunu burnuma geldi sanki. Hadi hocam, oku artık ezanı. Daha cumhurbaşkanlığı seçimleri için tarih bile belli değil ama CHP, adaylık için kendi içinde seçim yapacakmış. Ne gereği var. Seçimi kaybetmek için şimdiden çalışmalara başladı CHP.

 

Tutkunuzun peşinden gitmemeniz için iki neden...

tutkunun peşinden gitmek

Eğer tutkunuz size para kazandırmıyorsa ve insanların ihtiyaçlarını karşılamıyorsa boşuna uğraşmayın. Ondan bir cacık olmaz. YouTube’da izlediğim bir videoda böyle diyordu. Haksız da değil hani. 6 Şubat depremlerinin yıldönümünde, İnstagram’da paylaşımlar yaparak andık. Anmakla kalıyoruz. Sorun orada. Hiç deprem ülkesi gibi yaşamak yok. Şimdi deprem olsa yine binlerce insanımız ölecek. Bu bir kültür meselesi. Ezgi Mola’nın yeni dizisi Başka Bir Gün’ün, ikinci bölümünü izledim. Baya sardı beni. Uyarlaması böyleyse, kim bilir dizinin orijinali nasıldır? Cengiz Bozkurt, Ben Gülüyor Muyum adında bir kitap yazmış. Denemelerden oluşan. Okumak isterim. İnci Taneleri’nin bu akşam ki bölümünde Azem, eşinin nasıl öldüğünü açıklayacaktı. İlk fırsatta izleyeceğim. Bakalım olayın iç yüzü neymiş.

İnziva...

 

İnziva

İnsan olmadan yapabileceği bir iş var mı ki insanın? Ulan illa inzivaya mı çekilelim kardeşim. İnziva deyince mağaraya ya da bir ormana yerleşmek geliyor benim aklıma. İnziva dediysek de o kadar değil. Ben zaten yapamam. Telefonsuz ve bilgisayarsız. Zaten amaç insanlarla muhatap olmamak, telefonsuz ve bilgisayarsız kalmak değil. Now adı başkasınınmış ve şikayet etmişler RTÜK’e. Bir ay içinde yeni bir isim bulması gerekiyormuş Now’un. Öyle bir isim önerin ki, daha önce duyulmadık olsun. Kanal bir daha adını değiştirmek zorunda kalmasın. Selçuk Tepeli bu konu hakkında bir şey dedi mi duymadım. Bu arada kanalın isminin değiştiği kaç ay oldu. Anca mı akılları başlarına gelmiş bu adamların. Gün geçmesin ki bir dizide aile hayatına aykırı bir şey görmeyelim. Alın size son örnek Şakir Paşa Ailesi. Kayınpeder ve gelin, yasak aşk yaşıyor.

Cumartesi, sade poğaça ve kitap okumak...

 

kitap okumak

Bugün cumartesi ve çalışmıyorum. Ama buna rağmen dün gece iyi uyuduğumu söyleyemem. Bazen böyle iyi uyuyamıyorum. Komşunun getirdiği sade poğaçalar vardı. Çayla beraber onlardan yedim. Atv’de, Bir Gece Masalı dizisinin tekrarı vardı. Biraz onu izledim poğaçaları yerken. Ondan sonra biraz kitap okudum. Edebiyatçılarımızın Çocukluk Hatıraları kitabın adı. Sonra bloglara yorum yaptım. Gün akıp gidiyor böyle işte. Eski yazılarımdan birini okudum. Bazen beğeniyorum, bazen de hiç beğenmiyorum eski yazdıklarımı. Ama yine de silmiyorum. Boşver kalsın. Onların hepsi benim bebeklerim. Uzi’nin, Neon adlı şarkısını dinliyorum. Sesi, aynı Ben Fero’nun ki gibiydi. Gerçekten nerelerde bu Ben Fero? Ortalığı bir dağıttı ve kayboldu gitti arkadaş.

Sevgililer Günü, resmi tatil olmalı...

 

Sevgililer Günü

Sevgililer Günü, resmi tatil olmalı. Şubat ayında resmi tatilimiz yok. Bu nedenle hazır özel bir gün varken, o günü gelin resmi tatil yapalım. Gün geçmiyor ki ülkemizde bir acayiplik yaşanmasın. Kadının biri, kendini peygamber ilan etmiş. Ama şuna inanın, bu kadına inanacak olanlar vardır. Kadın da onları sömürecek. Teğmenlerin, TSK’tan atılmasıyla ilgili tartışmalar sürüyor. Teğmenlerin avukatı, karara itiraz edeceklerini söylüyor. Ama sonuç değişir mi, bilemedim. Edebiyatçılarımızın Çocukluk Hatıraları kitabını bi hevesle aldım ama okurken sıkılıyorum. Demek ki bu tarz kitapları beğenmiyormuşum. Celal Şengör, İstanbul depremi ile ilgili konuşmuş. Felaket olacak demiş. Demiş ama takan var mı? Biz millet olarak hak ediyoruz bazı şeyleri. Deprem, yangın, sel. Bu kafayla daha çok felaketler yaşarız.

Onlar Arkadan Havlarlar... Havlatan şarkı...

 

Lvbel C5

Hav hav hav diye şarkı olur mu? Olurmuş. Lvbel C5 adındaki şarkıcı yapmış bunu. Spotify’da bir numaraymış. Bir tanesi de demiş ki, “Bu yaştan sonra bizi havlatacak mısın üstad?” Evet, ite kaka sonunda hafta ortasına geldik. Hafta sonuna, son iki gün. Gün içerisinde ne kadar abur cubur yiyorsunuz? Hiç bunu merak ettiniz mi? Ben merak ediyorum. Bir gün özellikle bunun listesini tutacağım. Taner Çağlı’nın, YouTube programlarını seviyorum. Özellikle konuklarına detaylı sorular soruyor ya, harika oluyor o kısımlar. Soruları basitleştiriyor. Senin benim soracağım soruları soruyor. Bu aralar roman okumak istemiyorum. Kurgu dışı kitaplar okumak istiyorum. Halbuki daha önceleri romandan başka bir şey sarmazdı beni.

Hayatın kitap olmasın, hayatının bir bölümü kitap olsun...

 

kitap okumak

Hayatınız kitap okumak olmasın. Hayatınızın bir bölümü kitap okumak olsun. Kitap okumadığınız anlarda hayatı yaşayın. İzlediğim bir YouTube videosundan çıkardığım ders. Biz millet olarak her şeyi zirvede yaşamayı seviyoruz. O yüzden bir takım sorunlar baş gösteriyor böyle.

ÖNEMLİ OLAN…

Önemli olan YouTube’da kanal açmak değil. Önemli olan: Anlatacak bir konunun olması.

BU ÇİKOLATA HARİKA DOSTUM…

Eti’nin, Ahenk adındaki çikolatası. Çok beğendim. Bol çikolatalı. Çikolata krizlerine kesin çözüm.

DEVAMLI İŞ DEĞİŞTİRMEK Mİ?

Mert Başaran, iki/üç yılda bir iş değiştirmemiz gerektiğini söylüyor. Konforuna düşkün olan bizlerde nerede o yürek?

GEÇMEYEN SALGIN…

Yine salgın varmış. Herkes yatak döşek yatıyor. Herkesin söylediği tek şey var: Haftalarca geçmiyor.

DENGE…

Evet, nostalji yapmak lazım ama takılıp kalmamak da lazım. Hayatta her zaman dengeli olacaksın.

HOCAM, ÖNERİLERİN TEHLİKELİ Mİ?

Canan Hoca iyi hoş da. Bazı önerileri gerçekten tehlikeli olabilir mi? Bir hasta dava açmış hocaya. Aklımda deli sorular.

BİR ANDA SEVGİ, BİR ANDA NEFRET…

Bir oyunu çok seviyorsam deli gibi oynuyorum ve sonrasında hemen sıkılıyorum. Aylarca bir daha yüzüne bakmıyorum.

ANKARA SİMİDİ…

Ankara simidini öve öve bitiremiyorlar. Gün gelir Ankara’ya yolumuz düşerse denenecekler listesinde.

KARNE GÜNÜ…

Dün karne günüydü. Öğrenciler karne aldılar. Hey gidi okul günleri hey. Tekrar o günlere dönmek vardı.

KABULLENMEK…

İnsan hayatındaki bazı şeyleri kabullenmeli. Olmuyorsa olmuyordur. Bunu söylemek kolay işte ama uygulaması zor.

TARAFSIZ YORUMCU…

Nihat Kahveci’yi seviyorum. Yorumlarında takım ayrımı yapmadan tarafsız konuşuyor.

SONUNDA TAKILDIK…

Galatasaray deplasmanda Hatayspor ile 1-1 berabere kaldı. Zaten top oynamıyorduk. Bir yerde takılacağımız belliydi.

 Fil Hamdi…

 Biraz dizi, biraz uyku, biraz da kitap okumak…

 

Sessizlik...

sessizlik


Bilim insanlarına göre sessizlik, beynimizde yeni hücrelerin oluşmasını sağlıyormuş. İçinde yaşadığımız çağda ise sessizliğe dayanamıyoruz. Buyrun buradan yakın. O zaman ne yapıyoruz? Sessiz bir ortama geçiyoruz. Sessiz kalıyoruz.

YENİ FİLME İZİN ÇIKAR MI?

Kemal Sunal’ın oynadığı Zübük filmi yeniden çekilecekmiş. Bu yeni filmde de oğlu Ali Sunal oynayacakmış. Yahu bu film yasaklı filmler listesinde değil miydi? Uzun yıllardır hiçbir kanal yayınlayamıyor bu filmi. Eski filmi yayınlatmayan, yeni filme izin verir mi?

GÜNE VERECEK İSİM BULAMAYINCA..

Sosyal medyadaki yeni akım. Her günü, bilmem şu günü, bilmem bu günü diye adlandırmak. 16 ocak yani bugün de dünya hiçbir şey günüymüş. Ne gün uyduracaklarını şaşırıyorlar. Bugüne isim bulamamışlar. Hiçbir şey günü yapmışlar. Kişisel gelişimcilerin böyle bir önerisi var bu arada. Bir günü, hiçbir şeyden yapmadan geçirin diyorlar. Çok iyi geliyormuş insana. Bunu da arada sıkıştırayım.

EVET, FERDİ TAYFUR’UN BÖYLE BİR DİZİSİ VARMIŞ…

YouTube’da gezerken bir dizi önerisine denk geldim. Baktım, Ferdi Tayfur’un dizisi. Memur Muzaffer dizinin adı. Ferdi Tayfur’un böyle bir dizisi mi varmış? Hiç hatırlamıyorum. Bi 5-10 dakika izledim. Güzel bir aile dizisine benziyor. Tanıdık oyuncular var. Eski dizileri izleme merakı olanlara ve diziyi merak edenlere öneririm.

İZLENECEK PROGRAM…

Tarih Obası, YouTube kanalında Ceren Sungur dün akşam Şakir Paşa ailesini anlattı. İlk fırsatta izleyeceğim. Bu aileyi merak edenler varsa benim gibi Ceren’in programını gönül rahatlığıyla önerebilirim. İzlediğinizi pişman olmazsınız.

Yalnız kalmak istiyorum…

Gecenin sesi…


Yılbaşına özel programlar bile kalmadı televizyonda...

 

televizyonda yılbaşı programları

Artık kanallar, yılbaşı akşamlarına özel program yapmayı bıraktılar fark ettiniz mi? Eskiden Çok Güzel Hareketler Bunlar’ın ve Güldür Güldür’ün yılbaşı özel programları olurdu. Bu sene yoktular mesela. Star, Neşeli Hayat filmini yayınladı ve bir de müzikal yayınladı hemen onun ardından TV’de ilk kez. Now hiçbir şey yapmadı. Sadece O Ses Türkiye ve Kim Milyoner Olmak İster vardı yılbaşına özel. Artık kanallar yılbaşı özel programlarından da çekiliyorlar birer birer.

ÇOK İYİ BİR HATİP OLMAK YETER ŞART DEĞİL…

Kürsüde çok iyi konuşanlardan, çok iyi genel başkanlar çıkacağını düşünmüştük. Mesela Muharrem İnce. Kürsüde mükemmel konuşuyordu. Bazı konuşmaları izlenme rekorları kırıyordu. Ne oldu sonra? Hayal kırıklığı. Çok iyi konuşan başka biri: Özgür Özel. Bence o da çok iyi konuşan bir milletvekiliydi. O da geldi genel başkan oldu. Şimdi onun da hali ortada. Demek ki yanlış düşünüyormuşuz. İyi konuşan bir milletvekili ya da bir kişiden, iyi bir genel başkan çıkmıyormuş.

SUSUZLUK KAYGISI…

Televizyonda veya sosyal medyada denk geliyorsunuzdur. Artık susuzluk zamanlarına yaklaştığımız söyleniyor. Artık kapıda deniyor. Zaman zaman düşünüyorum: Ya o susuzluk günlerine denk gelirsem? Su olmadan hayat nasıl olacak? Çamaşır yıkama, temizlik, tuvalet, yiyeceğin şeyleri yıkama falan. Hayat durur resmen. Bizimkiler de, şimdiden bu konuda kafa yormamamı söylüyorlar.

YENİDEN DENEYECEĞİM…

Masumiyet Müzesi kitabını yeniden aldım. Bakalım bu sefer bitirmeyi başarabilecek miyim?

ARAYINCA BULAMIYORSUN…

Geçen gün BİM’e uğramışken Gofrik gofrete bakayım dedim yok. Niye insan bir şeye ihtiyaç duyduğunda onu bulamaz.

Tiktok’un televizyonlara reklam vermesi…

Sabah kahvaltıda Kuzucuk izlemek zorunda kalmak…


Başımıza başka bir Acun da sen de çıkma Elon Musk...

 

Elon Musk

Elon Musk, ya İngiltere’den bir futbol takımını ya da Türkiye’den Beşiktaş’ı satın almayı düşünüyormuş. Başımıza ikinci bir Acun da sen olma Musk. Hani sen Marsla falan ilgileniyordun ne oldu o işler? Vaz mı geçtin o çok büyük hayalinden?

GASSAL SABUNLARI GELDİ HAANIMM…

Bir market, Gassal markalı sabun ve pamuk satışa çıkarmış. Alın size girişimcilik örneği. Ulan nerden geliyor aklınıza böyle şeyler. Helal olsun.

ZENGİNLERE OLAN BAKIŞ AÇINIZ BÖYLE Mİ?

Zenginlere karşı bir ön yargınız var mı? Muhakkak kanun dışı yollardan zengin oldular falan diyor musunuz? Zenginler şöyledir böyledir diyor musunuz? İşte zenginliğe olan bu bakışımız nedeniyle zengin olamıyormuşuz. Alın size zengin olamamanın zihinsel arka planı.

KAHVE ALMA HİSSE AL…

Zengin olmanın başka bir yolunu da Mert Başaran açıklıyor. Dışardan bir kahve alacağınıza gidin o şirketin hissesinden alın diyor. İphone telefon alacağına git Apple hissesi al diyor. Adam doğru diyor. Bir yerlere yatırım yapmak lazım.

KİRACI ALIYORUM DERKEN…

Zengin olmakla ilgili başka bir şey daha var bizim millette. Paran olursa ev al ve kiraya ver. Bir akarın olsun. Akarın olsun, olsun da. Bu devirdeki kiracı da kiracı değil ki. Kiracı değil de başına bela da almış olabiliyorsun. Yatırım işlerinde insanla iletişimi hiç olmayan ya da en az olan yatırım araçlarını seçeceksin.

GOFRİK…

Cem Yılmaz’ın, Gofrik gofret reklamları. Çok saçma. Ama şunu söyleyeyim: Gofreti göre göre canım çekti. Markete gidince alayım, nasıl bir şeymiş şu Gofrik?

Elon Musk, “Tanrı olsam beni sever miydiniz?” demiş…

Elon Musk, kendini mesih mi ilan edecek?


İnsanlara sadece umut veren bir televizyon kanalı kurardım...

 

ümit etmek

Elimde imkan olsa bir televizyon kanalı kurardım. Sadece güzel ve iyi haberler verirdim. Hiç üçüncü sayfa haberi yapmazdım. Devamlı insanlara umut aşılayan filmler koyardım. Canı sıkılanların, umut etmek isteyenlerin adresi olurdum.

TRT 1’DE OLSAYDI NE DEĞİŞİRDİ?

Gassal, Tabii platformu yerine TRT 1’de yayınlansaydı ne olurdu? Muhtemelen ortalama reytinglerle biter giderdi. Bir anda reytinglerde de patlayabilirdi gerçi. İzleyicinin hangi diziye, nasıl tepki vereceğini kestirmek zor oluyor. Ama bu kadar çok popüler olmaz ve ülkenin gündemine yerleşmezdi bence.

KANADA’YA TAKAN TRUMP…

Donald Trump bu sefer de Kanada’ya sarmış. Gelin bize katılın deyip duruyor. Bunun için devamlı açıklamalar falan yapıyor. Kardeşim siz de reddedin şu adamın teklifini. Kessin ümidini. Benden sana yar olmaz deyin.

NOSTALJİK METRO…

Uzun zamandır Ülker Metro yemiyordum. Evet, tadını özlemişim ama tekrar tekrar almam. Arada böyle nostalji yapabilirim.

KEDİ VE KÖPEKLERİN RÜYALARI…

Kediler ve köpekler rüyalarında gün içinde yaşadıkları şeyleri görüyorlarmış. En azından tahminler bu yönde. Bence mantıklı. Daha ne görecekler ki?

GİRİŞİMCİ OLMAK YA DA OLMAMAK…

Girişimci olmayı hiç düşünmedim. Hiç aklımın ucundan bile geçmedi. Bu da popüler bir mevzu artık. Girişimci olmak. Ama ben yine de aklımdan geçirmiyorum.

BİTMİŞ BİR ADAM…

Nejat İşler’in devamlı röportaj vermesinden ve saçma saçma konuşmasından gına geldi artık. Kendini bitirmiş bir adam görüyorum onda.

EVRENİN GENİŞLEMESİ YİNE HIZLANMIŞ..

Evrenin genişlemesi bir ara yavaşlamış sonra yeniden hızlanmış. Bu yeniden hızlanmanın nedenini karanlık enerjiye bağlıyorlar. Tabi sadece bir tahmin bu. Şu evrenin gizemini çözemeyeceğiz galiba ya.

Neslican Tay ile ilgili beni derinden etkileyen iki söz…

Hayat devam ediyor…