Gazetede bir haber gördüm…Habere göre istediğiniz rengi, raf
ölçülerini ve kitapları seçiyorsunuz 2 hafta sonra gelip kütüphanenizi
kuruyorlar.
Her zaman
kütüphaneli evlere imrenmişimdir…Hani bir de yazarlar olur ya…Evlerinin bir
odaları baştan aşağı kitap doludur…Yazarın bir sandalyesi ve masası
vardır…Bunun dışında adım atacak yer yoktur ya odada…İşte bu sahneye de çok
imrenmişimdir…O yazarın koltuğunda ben de oturmak istemişimdir…Öyle bir odada
nefes almak büyük bir hayat enerjisi verirdi bana.
Olayın bir de
farklı bir yönü var ki…Ben bir kitabı okuduğumda onunla işim bitmiştir…Yani bir
kitabı saklamak gibi bir huyum yok…”Sıradaki kitap gelsin” derim…Hem böyleyim
hem de kütüphaneyi severim…Zıt bir duygu çekişmesi olsa gerek.
Ama bir
gün…Anlattığım kütüphaneleri evime kurduracak kadar bir maddi imkanım
olursa…Kesinlikle bir kütüphane kurdurmak isterim…Bunaldığımda giderim kütüphaneme…Kitap
kokusunu içime çekerim…Bu bile büyük bir moral olur bana.
Kütüphaneyi
sadece dekor için kurduran da varmış…Ama ben buna karşıyım…Bana göre o
kütüphanede ne kadar kitap varsa okumuş olmalıyım…Kitaplar süs gibi orada
durmamalı.
Selam kitaplar için ev değiştirdik. Eski evimiz mutfak dolapları dahil kitap doluydu. En son portmanyo da da dolunca kitaplar evin kapısından neredeyse sokağa gezmeye gidecekleri. Bugünkü eve geçtik. Mutfağa burada sıra gelmedi. Kütüphane olan bir oda var. Yerler dahi kitap eşim üniversitede öğretim üyesi. Ayrıca üniversitede odası kitap dolu emekli olunca o kitaplar ne olacak. Bende ayda en az ona yakın kitap alırım. 17 günlük kapanmada kitap almadım. Yarım kalmış kitaplar ya da kütüphanemden okurum dedim. Kitap ve çiçek dolu dünyam beni mutlu ediyor. Sevgiler.
YanıtlaSilValla harika bir dünyanız varmış :)
Sil