Günlük takip
ettiğim edebiyat sitelerinden birinde bugün bir yazı okudum. Geçtiğimiz şubat
ayında Tezer Özlü ile alakalı bir kitap çıkmış, İletişim Yayınları’ndan. Kitabın
adı, “Gülebilir miyiz Dersin?”. 192 sayfa. Kitabın derleyenleri yani yazarları,
Feryal Saygılıgil ve Beyhan Uygun Aytemiz. Tezer Özlü hakkında daha detaylı
bilgi sahibi olmak isteyenlerin, kaçırmak istemeyecekleri bir kitap
diyebiliriz. Dilerseniz kitap hakkında daha fazla bilgi vereyim. Kitap, iki
bölümden oluşuyor. Anılardan ve karşılaşma anlarından söz ediliyor ilk bölümde.
Benim en sevdiğim ve en hoşuma giden anlatıdır anılar. Bir yazarı daha iyi
tanımanın imkanını verir size anılar çünkü. İşte bu nedenle Tezer Özlü sevenler
için, kaçırılmaması gereken bir kitap olarak görüyorum, Gülebilir miyiz Dersin’i.
AYLAK ADAM’IN KADIN VERSİYONU
Kitabın ikinci
bölümü için çok güzel bir şey düşünmüşler. Tezer Özlü yazılarını edebiyatın
dışında farklı yönlerden ele almışlar, incelemişler. Mesela felsefe açısından
bakmışlar yazılarına. Toplumbilimci gözlüğünün arkasından okumuşlar satırlarını.
Psikanaliz ile satırların insanın ruhuna nasıl dokunduğunu ortaya koymuşlar. Bu
kitap o kadar zengin bir kitap ki. Tam on beş farklı kişi, yazarın farklı
yönlerini ele alan yazılar yazmışlar. Şimdi bu yazılardan dikkatimi çeken birkaç
tanesini, sizlerle de paylaşmak isterim. Öncelikle Hatice Meryem’in yazısı
hemen dikkatimi çekti. Çünkü yazar hakkında dikkat çekici bir benzetme yapıyor
ve onu Aylak Adam’ın kadın versiyonuna benzetiyor.
ÖNERİ YAZI: Kafka'nın mezarı başında, Tezer Özlü'nün düşündükleri...
YEĞENİNDEN HALASINA MEKTUP
Beğendiğim bir
sonraki yazı ise, Narin Bağdatlı ve Bahadır Vural’ın yazdıkları yazıydı. 1950’yi
başlangıç kabul etmişler. Bu tarihten itibaren yaşanan siyasal ve toplumsal
olayların, yazarın, yazı hayatında nasıl kendini bulduğunu incelemişler. Bir diğer
yazı da Derya Önder’in yazısı. Bu yazıyı çok sevdim. Neden derseniz? Önder yazısında
çok sevdiği yazarların, bir numarası olan Pavese ve diğerleri ile Özlü’nün, hem
yaşantısında hem yazı hayatında ortak olan noktaların peşine düşmüş. Özlü
deyince hemen akla gelen ölümdür. Önder yazısında bu noktaya da değinmiş. En sona,
çok hoş bir yazıyı sakladım. Yeğeni Ayda
Çevik’in, halası Özlü’ye mektubu. O mektubu çok okumak isterdim. Kim bilir
nasıl da duygusal bir mektuptur. Siz ne diyorsunuz Tezer Özlü için hazırlanan
bu kitap için, anlattıklarım kadarıyla?
ÖNERİ YAZI: Umberto Eco yazarlık sırrını veriyor...
Foto kaynak:Pixabay.com
Blog linki:yasamdanyazilar.blogspot.com
Son zamanlarda o kadar çok karşıma çıkmaya başladı ki Tezer Özlü, kitap fuarından hemen almıştım bir kitabını. Henüz okuyamadım ama yazınız çok ilgimi çekti; Tezer Özlü'nün aldığım kitabını hemen okuyup sizin tavsiye ettiğiniz kitabı da incelemek istiyorum :) Paylaşım için teşekkürler :)
YanıtlaSilTezer Özlü kendine has üslubuyla dikkat çekiyor. Beğeneceğinizi düşünüyorum. Yorum icin tesekkürler :)
Sil