İnsanlar içinde Bir İnsan kitabını okuyorum. İçerisinde Sait Faik Hikaye Armağanı kazanmış hikayeler var.
Bilindik
yazarların hikayelerini büyük bir hevesle okuyup hüsrana uğruyorum. Bilindik isimler
olduğu için beklentim büyük oluyor haliyle. Beklediğimi bulamayınca da hayal
kırıklığı da büyük oluyor tabi.
Ama adını ilk
defa duyduğum yazarların hikayelerini daha çok sevdim. 4-5 sayfa ile dertlerini
çok da güzel anlatan yazarlar var.
Bazı yazarlar ise
sündürdükçe sündürmüş. 20 sayfalara kadar yazmışlar. Okuduğunuzda, “Fazla
detaya girilmese de olurmuş” diyorsunuz.
Benim için her
zaman sadelik önemli. Fazla detaya girilmemesi önemli. Birkaç sayfa ile
meramını anlatacakken bunu uzatmamış olmak önemli. Böyle hikayeler olunca
zevkle okutuyor kendini.
Ben de kısa ve anlamlı olmasına dikkat ediyorum. Bir çok sayfa okuyupta sonradan bu kadar şeyi niye okuduk dediğim çok yazı oluyor. Bana bir şeyler katmasını bekliyorum.
YanıtlaSil"Bu kadar şeyi niye okuduk?" sorusunu ben de sormak istemiyorum.
SilBazı ödüllü öyküler harika gerçekten. Bulabildiklerimi okuyorum. Ben de aynı düşünüyorum, tanınmamış bir ismin yazılarını daha çok sevebiliyorum.
YanıtlaSilBazı şeylerin uzatılması gerekiyor bazen. Hiç detaya girmeden, yüzey bir anlatım olursa hoşlanmıyorum. Az emek verilmiş gibi hissediyorum.
Sen benim tam tersim detaycısın :)
SilSade bir dil ile yazılmış şeyleri seviyorum ben de, uzun veya kısa olması önemli değil yalınlık önemli
YanıtlaSilYalınlık benim de en başta dikkat ettiğim şey.
Silsait faik gibi yazsınlar ivit :)
YanıtlaSilVayy Sait Faik'ci var burada :)
Sil