Ne blogda yazı yazmak istedim ne de YouTube'da video izemek...
Serenay Sarıkaya’nın
şampuan reklamı var. Böyle fısıltıyla konuştuğu. Fısıltıyla konuşması nedense
sinirime dokunuyor.
Nihat Hatipoğlu
anladığım kadarıyla programında gelen telefonlardaki sorulardan rahatsız. Sanki
devamlı telefonla soru sorulmasına gönlü yok gibi.
Sorulan sorular ruhani
ortamı bozuyor resmen. Hocanın yapısına ters o sorular. Biz hocayı tatlı tatlı
anlatımıyla sevdik. Anlatımı azalttırıp telefonla bolca soru aldırıyorlar
hocaya. Bilmiyorum ki niye böyle oldu?
Nihat Hoca
yazacağım zaman hocadaki h büyük harf olarak mı yazılmalı? Aklıma takıldı. Bu gibi
durumlarda aklıma devamlı takılır zaten. H, büyük yazılmalıymış.
Bugün bir ara ne
yapacağımı bilemedim. Blogda yazı yazmak istemedim. Film izlemek istemedim.
YouTube’da video izlemek istemedim. Hiçbir şey yapmak istemeyerek kaldım öyle.
Ruh halinde kaynaklanıyor bazen bana da olur hiç bir şey yapasım gelmez.
YanıtlaSilBu aralar ruh halim.
SilGülümsemeyle okudum👍😊🤚
YanıtlaSilGülümsettiysem ne güzel :)
Silİnsanlar bazen bu şekilde kendilerini kısıtlayabiliyor. Bu hiçbir şey yapmama duygusu zaman zaman bende de oluyor
YanıtlaSilEvde karantinada hepimize oluyor galiba.
SilŞampuan reklamı gerçekten sinir ediyor hemde fazlasıyla. Ne yapsın hoca da sıkılmıştır sorulardan.
YanıtlaSilHocam baya bi sıkılmış :)
SilGün içinde hep aynı modda olamıyoruz, bazen dediğin gibi hiçbir şey yapmak istemiyor insan. Neyse ki sonra o moddan çıkıyoruz.
YanıtlaSilNeyse ki Duo :)
Sil