*Kişisel blog yazıları serisini elimden geldiğince devam ettirmeye çalışıyorum. İşte yeni yazı ile karşınızdayım.
*Her
gözlüklü olan insan kitap okuyor mudur? Belki sorduğum şey saçma ama ben öyle
bir ilişki kuruyorum nedense.
*Eski
bir kitap kutusunu karıştırırken Dostoyevski’nin, Yeraltından Notlar kitabına
denk geldim. İş Bankası yayınlarından. Çıkardım, kenara koydum. Belki yeniden
okurum yine.
*Göbeklitepe
için uzun zamandır kazıların yavaşlatıldığı hatta durdurulduğu iddiaları var.
Belki de böyle bir şey hiç olmadı. Ama biz millet olarak komplo teorilerini
severiz.
Kitaplar kutularda olmasın diyeceğim ama ben de kimsenin görmeyeceği bir odada muhafaza ediyorum. İstemesinler diye. Ya geri gelmiyor, ya da istediğim gibi gelmiyor çünkü. Herkes benim kadar önem vermiyor çünkü.
YanıtlaSilÖyle insanlara deli oluyorum. Kitap almayı hak etmiyorlar.
Silgöbeklitepe belgeselleri çok ilginç ya. neden nasıl inşa edildiği ile ilgili.
YanıtlaSilHer zaman ilgimi çekiyor Deep benim de bu sorular :)
SilAhhahahaha, bence gözlük okuma ilişkisi yok ya. Aman tahtalara vurayım nazar etmeyim ama ben hep çok okurum hem ekran sürem fazla :) Gözlük kullanmıyorum. Görüyorum da bence, bir bulanıklık yok :) Ama maşallah diyelim lütfen şimdi dedim diye kendime nazar etmim.
YanıtlaSilYeraltından Notlar kısa ama dolu kitap ve depresif mi desem.
Göbeklitepe'de bir şeyler olmuş mutlaka olmuş da... yani bulunsa bile açıklamazlar.
Adamın adını unuttum ama Macar'mış. Macar edb. okumak istiyorum yıllardııırr. Artık okumam gerekli :)
Aman nazar değmesin :) Evet, depresif bir kitap :) Ya bir kere de saklamasınlar, açıklasınlar :) Adamın adını okuyamadım ben :)
SilTam bu yazıyı okurken, bir yandan oğlum çizgi film izliyor ve karakterler de gözlükçüye girdi gözlük aldılar🙈 , lak lakan trt çocuk 😅 🌟
YanıtlaSilTesadüfe bak :)
Sil